Doktorlarının dediğine göre Başkan Yardımcısı uyanmış ve kendindeymiş. Sorulara cevap verebilecek haldedir. | Open Subtitles | وفقاً لأطبّائه، فإنّ نائبَ الرئيس يقظٌ و واعٍ، و بإمكانه الإجابة عن الأسئلة |
Zannediyorum ki Başkan Yardımcısı oldukça meşguldü. | Open Subtitles | أَفترضُ أن نائبَ الرئيس ستكون مشغولة جداً. |
Oylamanın berabere kalmasından ötürü Başkan Yardımcısı hayır oyu kullanıyor. | Open Subtitles | مجلس الشيوخ منقسم بالتساوي وتصويت نائبَ الرئيس بالنفي |
Başkan Yardımcısının Servisini bitirdikten sonra, bu mutfak kapanacak. | Open Subtitles | بعد أن يَنهي نائبَ الرئيس الحفل، هذا المطبخِ مُغلقُ. |
Çok istiyorsan gidip Başkan Yardımcısının ofisinde oturayım? | Open Subtitles | إذا رغبت،يُمْكِنُني أَنْ أَذْهبَ وأَجْلسُ في مكتبِ نائبَ الرئيس. |
Başkan Yardımcısı haklı. | Open Subtitles | وجهة نظر نائبَ الرئيس تضخيم لغماً |
Onlara Başkan Yardımcısı'nın tehlikede olduğunu söyle. | Open Subtitles | أخبريهم أنّ نائبَ الرئيس بخطر. |
Başkan Yardımcısı'na Dulles Havaalanını kapatması ve Sophia'nın mikrobu yaymasını engellemesi için yalvardım. | Open Subtitles | رجوتُ نائبَ الرئيس لإغلاق مطار "دالاس" و إيقاف (صوفيا) من نشر العامل المرضيّ |
Başkan Yardımcısı'nın ziyareti için çok heyecanlıyız. | Open Subtitles | نحنمتحمسونبخصوص - زيارة نائبَ الرئيس. |
Bay Sterling, Başkan Yardımcısı'nı görüyorum. - Onu bulmuşlar. | Open Subtitles | سيّد (ستيرلينغ)، أنا أرى نائبَ الرئيس. |
Halo, bebeğim, gel de Başkan Yardımcısının ofisinden Bayan Amy'le tanış. Merhaba. | Open Subtitles | هالو طفلتي، تعالي لهنا وقابلي الآنسة أيمي مِنْ مكتبِ نائبَ الرئيس. |