"نادر جداً" - Traduction Arabe en Turc

• çok nadir
• Çok nadirdir
• çok ender
• nadir görülen bir

Sizde teratoma denen bir şey var. Yetişkinlerde çok nadir rastlanır.
أنت تعاني بما يسمى المرض المسخي وهو نادر جداً في البالغين

Ve buraya gelmemin sebebine gelecek olursak, çok nadir görülen bir şeyden bahsecektim.
والسبب الذى اتيت له اليوم لكى اخبرك بشأن شيء حقيقى نادر جداً رأيته

Onun emarını çektim ve... farkettik ki beyin haritasında çok nadir anormallikler gösteriyor.
لذا أجرينا عليه تصوير رنين مغناطيسي ولاحظنا شذوذاً نادر جداً فى تكوين عقله

Farklı seviyelerde ışık yayarlar. 1.4 yansıma Çok nadirdir.
إنها تنتظم بطبقات مختلفة و الانعكاس 1.4 نادر جداً

İşte bu makaleler "çizgili - çizgili kasa metastaz - Çok nadirdir" diyorlardı.
فهذه المقالات كما تعرفون تقول، " الانتشار للعضلات الهيكليه نادر جداً."

Bu kara cahiller çok ender Fransız şarabı içiyorlarmış.
هؤلاء القرويون إستولوا على نبيذ فرنسي نادر جداً

Bir Vulture Loricatus'du. çok nadir bulunan bir tür. Zekası insan zekasına yakındır.
هو عقاب لوريكاتوس هو نادر جداً, ومنْ الإستخبارات الإنسانية تقريباً

çok nadir bulunan süslü bir hançerdir.
أي خنجر مزخرف نادر جداً لذا، ماذا تعتقد، جون تشين؟

Bu hastanın çok nadir görülen bir hastalığı var, belki bir daha görmezsiniz. - FOP.
هذه المريضة مصابة بمرض نادر جداً لربما لن تروه مجدداً

Rizin çok nadir bir zehirdir ve hakkında pek bilgimiz yok.
ريسين سم نادر جداً ولا ندري الكثير بشأنه

Ama çok nadir olan bir genetik hastalık.... ..yaşlanmayı hızlandırmaya sebep olur.
لكنه بشكلٍ عام , خلل جيني نادر جداً يسبب شيخوخة متسارعة

İsteklerinizi yapacağım Confessor ama bu iksir çok nadir bulunur.
سأفعلماتأمرينيبهِ ،أيَّتهاالمؤمنة، لكن هذا الترياق نادر جداً.

Hastalık çok nadir olduğu için gizli tedaviler var.
نحن لا نعرف الكثير من الأشياء عن المرض، بسبب أنه نادر جداً

Garip çünkü... Çünkü Osmiyum çok nadir bulunmasına karşın değerli bir metal değildir.
هذا غريب لأنّ الأوزميوم معدن نادر جداً وغير ثمين كثيراً

Kasırga öncesinde çalıştığım türün aynısıydı, ama bu türde bebek mercan neredeyse hiç görülmez, cidden Çok nadirdir.
إنه نفس النوع الذي كنت أدرسه قبل العاصفة، ولكنك تقريباً لم ترى صغار من هذا النوع - فإنه نادر جداً.

Çok nadirdir. Neredeyse unutulmuş.
هذا نادر جداً وكاد أن يكون منسياً

Her şey bir kenara, vektör Çok nadirdir.
من بين أمور أخرى ذلك الناقل نادر جداً

Seçici dilsizlik Çok nadirdir.
السكوت الانتقائي ، نادر جداً.

Teşekkürler - çok ender görülen bir ayıyımdır.
.حسنٌ، أنا دبّ نادر جداً لم يتبقى الكثير منا

Ve bence bu dünyada çok ender rastlanan bir şeydir.
وأظن أن هذا شيء نادر جداً في عالمنا هذا