Her saat daha fazla insan etkileniyor ve... anlamsız aşırı şiddet eylemlerine girişiyor. | Open Subtitles | كُلّ ساعة، ناس أكثر يصابونَ... أَنْ يُقادَ إلى بلا شعورِ أَفْعال العنفِ المتطرّفِ. |
Fakat her geçen gün daha fazla insan aynı anda delirirse bu hayat tarzı devam edebilir mi? | Open Subtitles | ولكن هل بتلك الطريقة ستقود الحياة ناس أكثر للجنون بوقت واحد؟ |
Bizim geldiğimiz yerde, çok daha fazla insan olduğunu öğrendiler. | Open Subtitles | إكتشفوا ان هناك ناس أكثر من حيث اتيت. |
Keşke şehrimizin kültürel zenginliklerinden daha fazla kişi haberdar olsaydı. | Open Subtitles | لَو ناس أكثر كَانتْ حسنة الإطلاع حول مدينتِنا الكنوز الثقافية الغنية. |
Bir kaç fazla kişi tüm şehri kurtaramaz. | Open Subtitles | هو لَيسَ مثل بضعة ناس أكثر سَيَغطّونَ المدينةَ. |
- Hayır. Şu noktada, Daha çok insan filme kıyasla senin seks kasetini görecek. | Open Subtitles | كلا، على هذا الصعيد، ناس أكثر سيشاهدون شريطك عوض الفيلم |
Daha çok insan öldükçe şehir, su için benim kabilem gibi yeni kaynaklar arayacak. | Open Subtitles | بينما ناس أكثر يموتون.. المدينة ستنظر الى مصادر جديدة للماء.. مثل قبيلتي |
Artık daha fazla insan Henan'daki savaştan bahsediyor. | Open Subtitles | حتى ناس أكثر يتحدّثون حول الحرب في "هنان". |
Aklından geçenden daha fazla insan alıyor. | Open Subtitles | ناس أكثر من ما تعتقدي. |
Çünkü daha fazla insan bu yaratıkları bildikçe daha fazla kişi ölüyor ve ben nasıl durduracağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لأنه كلما عرف ناس أكثر بشأن تلك المخلوقات، لسقط موتى أكثر، -ولا أدري كيف أوقف ذلك . |
Ya daha fazla insan biliyor olsaydı! | Open Subtitles | لو ناس أكثر عرفوا! |
Daha fazla kişi. | Open Subtitles | ناس أكثر. |
Kovac, durma Denizde Daha çok insan var. | Open Subtitles | إستمر، كوفاك. هناك ناس أكثر هناك. |
Daha çok insan lazım! | Open Subtitles | ! أحتاج ناس أكثر |