Hukukî açıdan konuşuyorum, bu adilerin tehlikeli olduğundan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | أقصد من الناحية القانونية ناهيكِ عن أن هؤلاء الحثالة خطرين |
Çok ciddi diz ve bacak kemiği kırıkların var, çatlamış kuyruksokumundan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | , لديكِ اصابات خطيرة في الساق و الركبة ناهيكِ عن عصعص مكسور |
Ailesinin çekeceği tarifsiz acıya sebep oluşundan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن التسبب بألم لا يُقاس إلى عائلته. |
O ihmalkârlığı nedeniyle de, hepimizi yakabilirler, büyük ayinimizin akıbeti de cabası. | Open Subtitles | ...وبسبب هذا الإهمال، قد نحترق جميعًأ ناهيكِ عن ماذا سيحدث لطقوسنا الكبري |
Ben de mahallem için elimden geleni yapmak isterim hem bu sırada seninle daha da kaynaşacak olmamız da cabası. | Open Subtitles | أعني، لأحببتُ أن أؤدي دوري في مساعدة الحي، ناهيكِ عن قضاء بعض الوقت للترابط معك أيتها السيّدة. |
Henüz doğmamış olanları saymıyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن أولائك الذين لم يولدوا بعد |
Maaş zammı zamanı nasıl işe yarayacağından bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن كيف ستبدو مراجعة راتبي حين يحين موعدها |
İstemsiz adam öldürme yok mu burada? Suça teşvik ve engel teşvik etmekten bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ألا نتحدّث عن قتل غير عمد، ناهيكِ عن ممارسة الدعارة وإعاقة العدالة؟ |
Beni eğer dediklerini yapmazsam babama söylemekle, tehdit etti; polisten bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | لقد هددتني أن تقول لأبي ناهيكِ عن الشرطة , لو لم أفعل ما تطلبه مني |
Okul harcından bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | على مدى السنوات الـ22 الماضية، ناهيكِ عن تعليمكِ. |
Dünyadaki diğer 7 milyar insandan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن ذكر بقية المليارات السبعة من البشر على هذا الكوكب |
Bu konuda sorumluluk gerekiyor, diğer 70 kural ihlalinden bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | إنها قضية مسؤولية ناهيكِ عن سبعين انتهاك آخر لقانون السلامة والصحة المهنية |
Çeşitli yönlerden üstsüz göstermekten bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن إظهارهم في مراحل مختلفة خالعاً ملابسه |
Peru hükümeti tarafından hükümet binasının bombalanmasıyla ilgili aranıyor, hırsızlık ve tarihi eser çalma ve kaçakçılığı suçlarından hiç bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | إنّها مطلوبة من قبل الحكومة البيروفيّة لصلتها بتفجير مبنى حُكومي، ناهيكِ عن سرقة وتهريب قطع أثريّة مسروقة. |
New Mexico, Arizona ve Kaliforniya'dan bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن "نيو مكسيكو"، "أريزونا"، "كاليفورنيا". |
Bugün benimle seks yapmak istemesinden bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن أنها ظنت أني أريد أن أمارس الجنس معها - ماذا؟ - |
Acil tıp doktoru olmasının yanında yoğun bakım ve bulaşıcı hastalıklarda uzmanlığından bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | تحديدا في كل بلد ناعومي ذهبت أليه ... ناهيكِ عن كونه يعمل في الطوارئ وخبير في مجال الحالات الحرجة |
Bir mumyayı sarmaya yetecek kadar gazlı bezden bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن ذكر شاش يكفي للفّ المومياء |
Zengin olması da cabası. | Open Subtitles | ناهيكِ عن أنه غنى و شاب و وسيم |
Kısa kaburga da cabası. Bir de tavuklu krep. | Open Subtitles | ناهيكِ عن الأضلاع والدجاج والفطيرة |