Babamla konuşmayı kestim çünkü Konuşacak bir şeyimiz kalmamıştı. | Open Subtitles | لقد انقطع التواصل بيني و بين أبي لأنّه لم يعد هناك ما نتحدّث بشأنه |
- Konuşacak bir şey yok demiştin, hayırdır? | Open Subtitles | ،قلتَ أنهُ لا يوجدُ ما نتحدّث بشأنه فماذا تفعلُ هنا؟ |
O zaman Konuşacak bir şey yok. | Open Subtitles | - لا - لا يوجد إذن ما نتحدّث بشأنه فأنا لا أريد العمل معه |
Bu seninle konuştuğumuz o proje olayı işte. | Open Subtitles | هذا هو مُغيّر اللعبة الذى كُنّا نتحدّث بشأنه هذا جنون |
Daha önce konuştuğumuz mesele hakkında düşünüyordum da... | Open Subtitles | كنتُ أفكّر فيما كنا نتحدّث بشأنه من قبل |
konuştuğumuz konuyla bunun ne alakası var? | Open Subtitles | وما علاقة هذا بما نتحدّث بشأنه الآن؟ |
Eminim ki çocukça bir oyun olmadan da Konuşacak ilginç bir şeyler bulabiliriz. | Open Subtitles | أنا متأكّد أنّه يمكننا إيجاد شيء مثير نتحدّث بشأنه لا يعتمد على... |
Konuşacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد ما نتحدّث بشأنه |
O zaman Konuşacak bir şey yok. | Open Subtitles | إذا ليس لدينا ما نتحدّث بشأنه |
Öldüğü gece Rich'le konuştuğumuz şey buydu. | Open Subtitles | هذا ما كنّا نتحدّث بشأنه أنا و (ريتش) الليلة التي قُتل فيها |
Az önce konuştuğumuz şey Asuna ve benim evliliğimdi. | Open Subtitles | ما كنّا نتحدّث بشأنه (كان زفافي بـ(أسونا |