"نتدخل" - Traduction Arabe en Turc

    • müdahale
        
    • harekete
        
    • karışmak
        
    • giriyoruz
        
    • karışmasak
        
    • karışmamız
        
    • karışmamaktır
        
    • karışmamalıyız
        
    Baştan şunu belirteyim, bankalara müdahale edilmesi söz konusu olmayacak, ayrıca en az 7-8 yıl yeşil enerji için kamu yatırımı yapamayacağız. Open Subtitles لاينبغي ان نتدخل في مجال عمل البنوك ولن يكون هناك استثمار حكومي في الطاقة المتجددة في الـ 7 الى 8 سنوات القادمة
    Zamansal domino etkisi. İşte bu yüzden tarihin akışına müdahale edemeyiz. Open Subtitles ،متتالية تأثيرات زمنية .لهذا لا يتعين أن نتدخل في مسار التاريخ
    Bir katilin yaşamına o katil olmadan nasıl müdahale edebiliriz? TED كيف نتدخل في حياة قاتل قبل ان يصبح قاتل؟
    harekete geçtiğimizde, rehineleri kurtarmak için çok az bir zamanımız olacak. Open Subtitles بمجرد أن نتدخل بقوة سيكون هناك وقت ضيق جداً لتأمين الرهائن
    Herkesin işine karışmak bizim işimiz değil. Open Subtitles ليست مهمتنا أن نتدخل فى مزاج جميع الاشخاص
    Kesinlikle gerekmedikçe polise müdahale etmeyiz. Open Subtitles لا نتدخل فى عمل الشرطة أبداً مالم يكن ضرورياُ جداً
    Spartacus ve kölelerini İtalya'dan taşırlarsa... müdahale etmeyeceğimize dair söz verdim. Open Subtitles لقد ضمنت لهم أننا لن نتدخل إذا قاموا بنقل سبارتاكوس ورفاقه لخارج إيطاليا
    Daha erken müdahale etmeliydik. Open Subtitles كان يجب علينا أن نتدخل في وقت أبكر ثمة الكثير من الاضرار
    Hiçbir şey yapmayacak mıyız? Hayır, müdahale etmeyelim de kendi hayatını yaşasın. Open Subtitles نعم راي ، لا شيء ما رأيكم بألا نتدخل وندعها تعيش حياتها الخاصة ؟
    Görünüşe bakılırsa, yöntemlerine müdahale etmemizi istemiyorlar. Open Subtitles على ما يبدو، لا يريدوننا أن نتدخل في طرقهم
    Tekrar savaşmak istemiyorum ama amcası ellerinde, müdahale etmezsek de onu öldürecekler. Open Subtitles لا احب ان ابدأ معركة دون ان انهيها لديهم عمها واذا لم نتدخل سيقتلونه
    Başka şansımız yok, dikkatsizce bu sisteme müdahale edeceğiz diyebilirsiniz. Open Subtitles إنك تقول لقد انتهت كل الرهانات وسوف نتدخل في ذلك النظام بتهور
    Hanımefendi yaptığınız eylem gösteri ve yürüyüş yasasına aykırı eğer dağılmazsanız ekip hemen müdahale etmek zorunda kalacak. Open Subtitles ما تفعلونه يخالف النظام و إن لم تتفرّقوا، سوف نتدخل
    Doğa'ya müdahale etmememiz gerektiğini düşünenler oldu. Open Subtitles البعض يعتقد أننا يجب أن لا نتدخل مع الأم الطبيعية
    İnsanların hayatlarına çok fazla müdahale ediyoruz sanki. Open Subtitles بدأت أعتقد أننا نتدخل كثيراً بحياة الآخرين
    Daima top oynamaya hevesli, ama bence biraz harekete geçmemiz lazım. Open Subtitles لطالما كانت تنفذ ما نتفق عليه لكن أظن أنه يجب أن نتدخل
    Şimdi harekete geçiyoruz. Tamam. Swat timleri birkaç dakikaya kadar orada olacak. Open Subtitles لا يمكننا الانتظار للإسناد إننا نتدخل الاَن
    Bence aşk hayatına karışmak yerine onun adına sevinsek daha iyi olur. Open Subtitles يجب علينا أن نكون سعداء من أجله، ليس... نتدخل في حياته العاطفية.
    İleride milletvekilimiz olacak. Bu yüzden araya giriyoruz. Open Subtitles كونه نائبنا المستقبلي توجب علينا أن نتدخل
    Hisarın içinde olanlara karışmasak en iyisi olacak gibi. Open Subtitles أيمكنني أن أقترح أن أي ما يجري بداخل هذا الحصن، ربما من الأفضل أن لا نتدخل في هذا الوقت
    Her zaman da birbirimizin özel hayatına ciddi bir şekilde karışmamız gerektiğini düşünmüşümdür. Open Subtitles و أنا مؤمنة بأنه علينا جميعاً أن نتدخل في حياتنا الشخصية
    Evet. Bazen en iyisi başkasının işine karışmamaktır. Open Subtitles نعم، أحياناً من الأفضل ألا نتدخل في خصوصيات الأخرين
    Ajan Miller, bence aile içi meselelere karışmamalıyız. Open Subtitles عميلة (ميلر)، أنا لا أعتقد أنه يجب علينا أن نتدخل في هذه الفوضى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus