Burası USS Defient, saldırı altındayız ve büyük hasar gördük. | Open Subtitles | هنا المقاتلة الأمريكية اننا نتعرض لهجوم و اصيبنا بضرر بالغ. |
Timsah 4, dört cepheden Ateş altındayız. | Open Subtitles | أليغليتور 4, نتعرض لاطلاق النار من جميع النواحي |
Mayday, ağır Ateş altındayız. Duyuyor musunuz? | Open Subtitles | النجدة نحن نتعرض لقصف كثيف بقذائف الهاون |
Şiddetli bir saldırıya uğradık. Hava desteği gerekiyor, tamam. | Open Subtitles | لكنى قلت إننا نتعرض لهجوم كبير نحتاج إلى دعم جوي ، بدل |
Fakat hemen gitmek zorundayız. Saldırı altında olduğumuzu düşünüyorum. | Open Subtitles | ولكن علينا أن نرحل الأن أعتقد أننا نتعرض للهجوم |
Dönüş yolunda birkaç kere daha Ateş edildi ancak bu kez isabet almadık. | Open Subtitles | كانت عودتنا أمر مستحيل أثناء عودتنا تعرضنا لأطلاق نيران عدة مرات لكننا لـم نتعرض للأصابـه مجدداً |
Yani, artık maruz kaldığımız gürültü kirliliğinin sabit derecesini ve sessiz alanlardan ne kadar faydalanabileceğimizi fark edemiyoruz. | TED | هذا يخبركم أننا لم نعد ندرك بعد الآن درجة ثابتة للضجيج الذي نتعرض له وكم من الممكن أن نستفيد من الأماكن الأكثر هدوءًا. |
Zorrinid beyin emicilerinin saldırısı altındayız. | Open Subtitles | نحن نتعرض لهجوم من الفضائيين الذين يغسلون العقول |
- Amerikan uçakları, burası Air Force One. Ateş altındayız, neredesiniz? | Open Subtitles | إلى المقاتلات الأمريكية، معكم طائرة الرئيس إننا نتعرض للهجوم. |
- Bunu nasıl bildin? Hey! Burada Ateş altındayız. | Open Subtitles | ياهذان ، نحن نتعرض لإطلاق النار هنا فهلا تصمتان بشأن السمك اللعين ؟ |
Acil yardim istiyoruz. Saldırı altındayız. | Open Subtitles | إننا نطلب مساعده عاجله إننا نتعرض للهجوم |
Neden saldırı altındayız? | Open Subtitles | لماذا نتعرض للهجوم؟ الفيبر التابعه للمستعمرات تطلق النار على سفينتنا |
Saldırı altındayız! | Open Subtitles | نحن نتعرض للهجوم، نريد التعزيزات الأمنية الان |
Saldırı altındayız. Çok fazla hasar aldık. | Open Subtitles | إننا نتعرض لهجوم , إننا نعانى من أضرار بالغه |
Saldırı altındayız. İrlandalılara yaptığımız gibi onları şehrimizden atalım! Hey! | Open Subtitles | حسناً يا رفاق، نحن نتعرض للهجوم، لنخرجهم من البلدة كما أخرجنا الأيرلنديين |
Saldırıya uğradık, hava desteği gerekiyor. | Open Subtitles | لكنى قلت إننا نتعرض لهجوم كبير نحتاج إلى دعم جوي ، بدل |
Biz ayrıyken de saldırıya uğradık tıpkı dünkü gibi ama bir araya geldik ve olayı çözdük. | Open Subtitles | لكننا دائماً نتعرض للهجوم بشكل منفصل، كالأمس، وبعدها اجتمعنا معاً لإكتشاف الأمر |
Ne olduğunu anlamadan, saldırıya uğradık. | Open Subtitles | قبل أن نعرف ما كان يحدث كنا نتعرض للهجوم |
Bekle, sence saldırı altında mıyız? | Open Subtitles | أنتظر هل تعتقد بأننا نتعرض لهجوم ؟ |
Bu kez ben görmenizi isterim söylediğim o ki, biz bir sürü medya incelemesi altında olacağız. | Open Subtitles | لقد أردت إنتهاز هذه الفرصة... لكي أخبركم بأننا سوف نتعرض لفحص دقيق من وسائل الإعلام... |
Aynı yemeklerle beslenip, aynı silahlarla yaralanıp aynı hastalıklara maruz kalmıyor muyuz?" | Open Subtitles | ألا نتغذى على نفس الطعام ؟ ألا تتسبب نفس الأسلحة بجرحنا ؟ ألا نتعرض لنفس الأمراض ؟ |