"نسألهم" - Traduction Arabe en Turc

    • sorarız
        
    • soralım
        
    • sormuyoruz
        
    • sorabiliriz
        
    • onlara
        
    • Durumu'
        
    • sormalıyız
        
    Ne istediklerini ve neyin değişmesini istediklerini sorarız. Open Subtitles وسوف نسألهم عما يريدونه ما الذى يحتاجون إلى تغييره
    Ve bu Orta Doğu bulunan üç şubeden yapılan banka havalelerini sorarız onlara. Open Subtitles نسألهم عن التحويلات السلكية بين هاته الفروع الثلاثة في الشرق الأوسط
    Ferrante ve Teischer'a soralım. Davetiyen onlarda olabilir. Open Subtitles ربما يجب أن تصل بفيرونتي و تيشا و نسألهم إذا كان لديهم رسالتك؟
    Gidip soralım. Arkadaş canlısı görünüyorlar. Open Subtitles ربما يجب علينا أن نذهب و نسألهم يبدون أنهم لطفاء
    Neden onlara sormuyoruz? Open Subtitles لم لا نسألهم ؟
    Şimdi sorun şu: onlara bunu nasıl sorabiliriz? TED والسؤال الآن هو: كيف يمكننا أن نسألهم ؟
    Gidip NBC'ye bizi Hava Durumu'ndan sonra... yayınlayın mı diyeceğiz? Open Subtitles إذاً فالفكرة أن نذهب لمحطة "إن.بي.سي" و نسألهم إن كان يمكنهم إظهارنا بعد النشرة الجوية
    Aslında bir dahaki sefere küçük memeli kızlar grubundan haber almak istediğimizde kesinlikle oraya sormalıyız. Open Subtitles في الواقع، بالمرة القادمة التي نحتاج فيها لرأي جمعيّة الفتيات صغار الثدي، سنحرص على أن نسألهم.
    Baksana Luffy, birkaç tanesini bırakalım da sonra Z'in yerini sorarız. Open Subtitles دعنا نسألهم أين (زيتو) .أترك بعضهم من دون أن تؤذيهم
    Ya da onlara öylece sorarız. Hulk stiliyle. Open Subtitles أو يمكننا أن نسألهم وحسب (بأسلوب (هلك
    Harika öyleyse bir de onlara soralım. Open Subtitles حسناً يجب أن نسألهم
    Hayır, hadi onlara şimdi soralım. Open Subtitles لا دعنا نسألهم الآن
    Varsa bulup onlara soralım. Open Subtitles سنكتشف هذا و نسألهم.
    Belki de onlara sorabiliriz. Open Subtitles ربما نستطيع أن نسألهم.
    onlara sorabiliriz. Open Subtitles اظن باستطاعتنا ان نسألهم
    - Şuradakilere sorabiliriz. Open Subtitles . دعونا نسألهم
    JM: Evet, onlara soruyoruz. TED جود: نعم، فنحن نسألهم. جريج: نعلم بأنهم نائمون ولا يمكنهم سماع شيء،
    Bu araç şimdi, dilencilerin olduğu köşelere gidiyor -- biz onlara gidiyoruz. TED وهذه الشاحنة تذهب لزاوية الطريق حيث يوجد المشردون. نذهب إليهم، ونوقف الشاحنة، نسألهم إن كانوا يريدون عملاً
    Gidip NBC'ye bizi Hava Durumu'ndan sonra... yayınlayın mı diyeceğiz? Bu sana hiçbir şey ifade etmeyebilir. Open Subtitles إذاً فالفكرة أن نذهب لمحطة "إن.بي.سي" و نسألهم إن كان يمكنهم إظهارنا بعد النشرة الجوية
    Hey, şunlara sormalıyız. Open Subtitles نستطيع أن نسألهم لماذا ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus