"نستطيع الآن" - Traduction Arabe en Turc

    • artık
        
    Birincisi biz artık emniyetli bir şekilde sağlıklı beyin aktivitesine kulak misafiri olabiliyoruz. TED الأمر الأول هو أننا نستطيع الآن أن نتجسس بأمان على نشاط دماغ سليم.
    Eskiden bir transistörün kapladığı yere artık bir milyar transistörü sığdırabiliyoruz. TED في المساحة التي كانت تُستخدم لإستيعاب ترانزستور واحد، نستطيع الآن تخزين مليار.
    artık bilgisayardaki çizimlerden tamamen yeni proteinler tasarlayabiliyoruz. TED نستطيع الآن تصميم بروتينات جديدة بالكامل على الحاسوب من خلال مسحة.
    Bu hayal bile edilemeyecek büyük alanı artık kompütasyonel protein tasarımıyla keşfedebiliyoruz. TED وهذا الفضاء غير المُتصوَر نستطيع الآن اكتشافه باستخدام تصميم البروتين الحاسوبي.
    artık tıpkı bir mercan resifi gibi doğanın zarifliğinde inşa materyalleri yetiştirebiliriz. TED نستطيع الآن أن نبني موادًا للبناء بالطريقة الراقية التي تقوم بها الطبيعة، كالشعاب المرجانية تمامًا.
    Mükemmel. artık emin adımlarla ilerleyebiliriz. Open Subtitles ممتاز, نستطيع الآن ان نتقدم ونحن متأكدون
    Bu büyük başarının ardından artık dünyamızı şehir şehir yeniden inşa edebiliriz. TRITON DAHA İYİ BİR GELECEK Open Subtitles نستطيع الآن إعادة بناء عالمنا، مدينة في كل مرة
    artık insanların beyin dalgalarını bire bir olarak kullanılabilir görüntülere ve kullanılabilir istihbarata dönüştürebiliyoruz. Open Subtitles نستطيع الآن حرفيًا أن نُحوّل موجات الدماغ إلى صور ومعلومات استخباراتيّة قابلةً للإستخدام
    Aynı bir ailenin içindeki geri bildirim döngülerine ve dinamiklere bakmak gibi. artık aynı kavramları açarak çok daha büyük insan gruplarına bakabiliriz. TED و كما نستطيع ان ناخذ نظرة على تعليقات الدورات و الديناميكية في العائلة ، نستطيع الآن آن نوسع نفس المفاهيم و النظر الى مجموعات اكبر من الناس.
    Dikkatli çalışırsak artık kışı atlatabiliriz. Open Subtitles لو كنا حريصين، نستطيع الآن تمضية الشتاء
    Dikkatli çalışırsak artık kışı atlatabiliriz. Open Subtitles لو كنا حريصين، نستطيع الآن تمضية الشتاء
    artık arkadaş olarak ilişkimizi geliştirebiliriz. Open Subtitles لكننا نستطيع الآن متابعة تطوير صداقتنا
    artık oldukça derin yollarla gerçekten psikolojilerine müdahale edebiliyoruz, tanıdık bir soruya yönelik son örneğimde de göstereceğim gibi. TED نستطيع الآن بالفعل أن نتدخل في علم النفس الخاص بهم بدقة عالية و بطرق متعمقة كما سأريكم في أخر مثال , الذي هو موْجّه لسؤال مألوف .
    Doğa, bunu yapabilmek için 3,8 milyar yıl evrim geçirdi ancak yaşayan sistemlerin bu işlevselliğini uyarlamaya çalışan yeni bilimsel bir disiplin olan sentetik biyoloji aracılığıyla artık DNA birleşimini hızlı prototipleyebiliyoruz. TED تطورت الطبيعة على مدار 3.8 بليون عام حتى يمكنها القيام بذلك، والآن عند استخدام علم الأحياء الصناعية، وهي نظم علمية جديدة تهدف إلى تكييف وظيفة النظام الحي، نستطيع الآن صنع نموذج أولي لتركيب الحامض النووي.
    artık ne olduğunu bulabiliriz. Open Subtitles نستطيع الآن أن نعرف ما حدث.
    Birbirimizle kıyafet paylaşabiliriz artık. Open Subtitles نستطيع الآن مشاركة ملابس بعض
    "Channelrhodopsin"i, beyin hücrelerine yapay olarak yerleştirilebilen, bir çeşit ışık duyarlı anahtar olarak düşünebilirsiniz, böylece bu anahtarı artık üzerine tıklayarak etkinleştirebilir veya etkisizleştirebiliriz ve bu takdirde, ışık sinyalleri aracılığıyla tıklayabiliyoruz. TED يمكنك التفكير في ال"تشانيل رودوبسين" كنوع من المفاتيح الحساسة للضوء التي يمكننا تثبيتها بشكل صناعي في خلايا الدماغ بحيث نستطيع الآن استخدام ذلك المفتاح لتنشيط أو تثبيط خلايا الدماغ ببساطة بالضغط عليه، و في هذه الحالة نحن نضغط عليه بنبضات ضوئية.
    artık içebiliriz. Open Subtitles نستطيع الآن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus