Ve genellikle Yapabileceğimiz daha iyi bir şey olur ama bize diğer tarafın yapabileceklerini çok fazla sorgulamamamız söylenir. | TED | ويوجد غالبًا شيء نستطيع القيام به بطريقة أفضل، ولكن طُلب منا عدم التقصي كثيرًا حول ما قام به الجانب الآخر. |
Tüm kodları değiştirdik. Tüm Yapabileceğimiz bu kadar. | Open Subtitles | لقد قمنا بتغيير كل الأكواد لدينا هذا كل ما نستطيع القيام به |
Gerçekten de Yapabileceğimiz birşey yok. | Open Subtitles | مادام لديهم أوراق قانونية لا يوجد شيء نستطيع القيام به |
Geri dönene kadar başka Yapabileceğimiz bir şey yok yani tek şansımız rüyalarımızı takip etmek. | Open Subtitles | حسناً ، ليس هناك شيء نستطيع القيام به حتى نعود لذالك خيارنا الوحيد متابعة هو أحلامنا |
Kaybettik, elimizden bir şey gelmez. | Open Subtitles | لقدّ خسرنا ولا يوجد شيئاً آخر نستطيع القيام به. |
Tek Yapabileceğimiz, gelecek için planlar yapmak. | Open Subtitles | .. كل ما نستطيع القيام به هو التخطيط للمُستقبل |
Fakat, tekrar ediyorum, şimdilik, tek Yapabileceğimiz şey tahminlerde bulunmaktır. | Open Subtitles | بهذه الحظة ، كل ما نستطيع القيام به هو التكهن وهو الشيء الوحيد المؤكد |
Eğer ki Yapabileceğimiz bir şey varsa... | Open Subtitles | كل شيء نستطيع القيام به لأجله ولكنه يحاول التهرب منه |
Rakamlar, müdahale gerektiğini göstermedikçe bir şey yapmamak Yapabileceğimiz en yararlı şey. | Open Subtitles | حتى يتم دعمنا بالأرقام أنلا نقوم بأي شيء أفضل عمل إيجابي نستطيع القيام به. |
Bunu biz kontrol edemeyiz. Hayatımıza devam etmekten başka Yapabileceğimiz bir şey yok. | Open Subtitles | كُل ما نستطيع القيام به هو المِضِي قُدُماً و نعيش حياتنا |
Yapabileceğimiz daha çok şey var. | TED | وهناك المزيد مما نستطيع القيام به. |
Holografiyle Yapabileceğimiz bu şeyler... | TED | لفهم ما نستطيع القيام به باستخدام تقنية الصور التجسيمية ثلاثية الأبعاد... |
Bu, bizim sırt çantamızda taşıdığımız bir kamera ile Yapabileceğimiz bir şey. Öyleyse, arabaların tepesindeki kameralarla sadece sokakları görüntülemekle kalmıyoruz, iç mekanları da görüntüleyebiliyoruz. | TED | وهذا شيء نستطيع القيام به باستعمال الكاميرا المحمولة، إذا، نحن لا نصور في الشارع فقط مع هذه الكاميرا على أسطح السيارات، ولكننا أيضا نصور في الداخل. |
Tüm Yapabileceğimiz onların masumiyetini korumak. | Open Subtitles | كل ما نستطيع القيام به هو حماية براءتهم |
Yapabileceğimiz başka bir şey yok mu? | Open Subtitles | هل هناك شيئ اخر نستطيع القيام به. |
Şu anda Yapabileceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | ما من شيء نستطيع القيام به الآن |
Yapabileceğimiz hiçbir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد شيء آخر نستطيع القيام به. |
Hafızasını geri kazanmasını hızlandırmak için Yapabileceğimiz bir şey var mı? | Open Subtitles | - انها فقط بحاجه الى بعض الوقت جيد,هل هناك اى شئ نستطيع القيام به لكى نساعدها,لكى تتحرك ذاكرتها؟ |
elimizden bir şey gelmez. | Open Subtitles | ليس هناك شيئاً نستطيع القيام به حيال هذا الأمر |
elimizden gelen herşeyi yapacağız. | Open Subtitles | سوف نقوم بعمل كل شيء نستطيع القيام به |
Şu an, elimizden geleni yapıyoruz. | Open Subtitles | إننا نقوم بكل ما نستطيع القيام به الآن |