İşte senin de hastalıktan feragat kopyan. | Open Subtitles | ها هى نسختك من الإجراءات الوقائية |
İşte senin kopyan | Open Subtitles | هاك، انها نسختك |
kopyası sizde kalsın. Çığlığı koridorda atabilirsiniz. | Open Subtitles | تفضل نسختك تستطيع أن تذهب وتصرخ في الممر |
Özür dilerim, kitabımın kopyasını sana bizzat vermemi ister misin? | Open Subtitles | أنا آسف للغاية، كيف ستشعرين إذا سلمتك نسختك من الكتاب شخصيا؟ |
Bak, geçmişin sadece bir versiyonu var senin, benim ve departmanın sadece bir versiyon. | Open Subtitles | أنظر كان هناك نسخة فى الماضى نسختك ونسختى ونسخة القسم وهى نسخة واحدة |
Senin nüshanı buraya koyuyorum masanın üstüne. | Open Subtitles | ستضع نسختك هنا و مكتبك |
Ben o'yum, o da ben. Doktor, seninle bir sorunumuz yok. Ama konu dublörüne geldiğinde... | Open Subtitles | دكتور، لا مشكلة لدينا معك لكن بخصوص نسختك |
Sizinkinin arkasında olan zayıf renk kaybı olmasaydı kimse farkı anlayamazdı. | Open Subtitles | كما رايت اذا لم تكن نسختك لونها مختلف من الخلف لا احد يستطيع ان يفرق بينها وبين باقى النسخ |
Ama bizim bestemiz bu değildi ki.Bu senin en baştaki iğrenç versiyonun. | Open Subtitles | ذلك ليس ما كتبنا هذا نسختك الأصلية. |
Neden bana kendi halkı tarafından dışlanan cadı vekili hakkındaki hikayenin kendi versiyonunu anlatmıyorsun? | Open Subtitles | لمَ لا تخبرني نسختك من رواية أخرى، عن وصيّة السحرة التي نبذها أبناء جلدتها؟ |
Peki hiç Elinizdeki kopyayı diğer iki kopyayla karşılaştırdınız mı? | Open Subtitles | هل قارنتى نسختك من قبل بالنسختين الاخرتين؟ لا |
Olsun, o senin kopyan zaten. | Open Subtitles | لا عليك إنها نسختك |
Olsun, o senin kopyan zaten. | Open Subtitles | لا عليك إنها نسختك |
İşte senin kopyan. | Open Subtitles | ها هي نسختك هنا |
Hayır, yani bu resmi dosyanın basit bir kopyası. | Open Subtitles | كلا, أقصد بأن هذه ببساطة نسختك عن الملف الرسمي |
"Ceset Hırsızları'nın Saldırısı" filmindeki bitkilerden bir tanesinin kopyası olmuşsun gibi, sadece sendeki jöle daha fazla. | Open Subtitles | كما لو انه احد النباتات "من فلم "احتلال سارقي الجثث قد نسختك بكل طريقة |
Sen bana bir kopyasını gönder. | Open Subtitles | إسمع,فقط أرسل لي ببريد إلكتروني نسختك |
kopyasını sana verir. | Open Subtitles | و يعطوك نسختك منه. |
Üzgünüm, kafamın içinde oluşan bu yeni takım lideri versiyonu... sarmalından dolayı anlama güçlüğü çekiyorum şu an. | Open Subtitles | آسف، أعاني فقط صعوبة بالغة في استيعاب نسختك الجديدة من قائدة الفريق المُتعاونة. |
Benimki, hiçbir şeyin daha ilginç versiyonu. | Open Subtitles | نسختي من "اللاشيء" أفضل من نسختك |
Senin nüshanı buraya koyuyorum masanın üstüne. | Open Subtitles | ستضع نسختك هنا و مكتبك |
Jennifer, dublörüne girmeni istiyorum, kontrole geri dön. | Open Subtitles | جينيفر)، أريدك في نسختك) عودي الى الآلة |
Sizinkinin arkasında olan zayıf renk kaybı olmasaydı kimse farkı anlayamazdı. | Open Subtitles | كما رايت اذا لم تكن نسختك لونها مختلف من الخلف لا احد يستطيع ان يفرق بينها وبين باقى النسخ |
Pardon da senin Frozen versiyonun ne kadar gişe yaptı? | Open Subtitles | أنا آسف، وكم من الربح حققت نسختك من فيلم "ملكة الثلج"! |
Belki de mektubun kendi versiyonunu yazarsın. | Open Subtitles | يمكنك كتابة نسختك الخاصة من الخطاب |
Elinizdeki kopyayı detaylı bir şekilde incelemeyi umuyordum. | Open Subtitles | كنت اتمنى ان اختبر نسختك بالتفصيل |
Hasan sendeki baskının eskidiğini, bazı sayfaların eksik olduğunu söyledi. | Open Subtitles | حسن قال لى أن نسختك أصبحت قديمة وفقدت بعض الصفحات |