"نسمح لكم" - Traduction Arabe en Turc

    • izin
        
    Enfeksiyon riski olabilir, sizlere izin vermemiz mümkün değil şehirden ayrılmamalısınız. Open Subtitles تجنباً لانتشار العدوى فلن نسمح لكم بمغادرة المدينه
    Enfeksiyon riskine karşı, şehri terk etmenize izin verilmemektedir. Open Subtitles بسبب أنتشار العدوي لن نسمح لكم بمغادرة المدينة
    Tamam, gezegene başka adam göndermenize izin vermeyecegiz. Open Subtitles حسناً، لمعلوماتك.. لن نسمح لكم بإرسال المزيد من الرجال إلى الكوكب
    Üzerinde yaşamanızın tek sebebi, ...yaşamanıza izin vermemizdir. Open Subtitles و السبب الوحيد لعيشكم عليها هو أننا نسمح لكم بهذا
    Üzerinde yaşamanızın tek sebebi, ...yaşamanıza izin vermemizdir. Open Subtitles و السبب الوحيد لعيشكم عليها هو أننا نسمح لكم بهذا
    Ve burada yaşıyorsanız size izin verdiğimiz içindir. Open Subtitles و السبب الوحيد لعيشكم عليها هو أننا نسمح لكم بهذا
    Burası bizim adamız ve siz burada barınabiliyorsanız, bunun tek sebebi bizim buna izin vermemiz. Open Subtitles بل جزيرتنا و السبب الوحيد لعيشكم عليها هو أننا نسمح لكم بهذا
    Galaktik koordinatları 167.84, -58.03, -948 olan menekşe cüce yıldızını patlamanıza izin vermeyeceğiz. Open Subtitles لن نسمح لكم بتدمير النجمة القزمة البنفسجيه على الاحداثيات 167.84, -58.03, علامة 948.
    Temel bir kontrol ve kan tahlilinden sonra gitmenize izin vereceğiz. Open Subtitles علينا القيام بتحليل أساسي وسنأخذ بعض عينات الدم منكم قبل أن نسمح لكم بالذهاب
    Ekranlarımızda bu tarz bir müstehcenliğe izin veremeyiz. Open Subtitles لن نسمح لكم بعرض هذه البذائة على الشاشة
    Yalnızca, "Canınız cehenneme. Buna izin vermiyoruz." diyebilirlerdi. Open Subtitles كان بمقدورهم أن يقولوا للغرب "أذهبوا "إلى الجحيم، لن نسمح لكم بالدخول
    Kral Arkhan'ı bizden almanıza izin vermeyeceğiz. Open Subtitles نحن لن نسمح لكم بأخذ الملك " آركان " منا
    İki gün süren görüşmeler sonrasında bize izin veremeyeceklerini belirtip masanın üstüne bir harita koydular. Open Subtitles :بعد يومين من المحادثات، قالوا لنا "لن نسمح لكم بتنفيذ الأمر" ووضعوا خريطة على الطاولة
    - Nirrti'ye zarar vermenize izin veremeyiz. Open Subtitles -لا يمكننا أن نسمح لكم بإيذاء "نيرتي "
    Daha fazla ilerlemenize izin verilmeyecek. Open Subtitles لنّ نسمح لكم بالطغيان أكثر
    Yakıp yerle bir etmenize izin vermeyeceğiz. Open Subtitles لن نسمح لكم بإحراقها
    Burayı yakıp kül etmenize izin vermeyeceğiz. Open Subtitles لن نسمح لكم بإحراقها
    Burada kalmanıza izin veremeyeceğiz. Open Subtitles لن نستطيع ان نسمح لكم بالبقاء .
    Efendi Koruyucu için Saray Nazırı olma onuruna eriştim... ve onun huzuruna asla bu kadar silahlı girmenize izin verilmez. Open Subtitles إسمي (أوثو) يشرّفني القول إنني المسؤول عن بلاط السيّد الحامي ولن نسمح لكم أبدًا بأن تلتقوا به...
    Ve sizlere şey için izin vermeyeceğiz. Open Subtitles ولن نسمح لكم ...

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus