O nüfusun yarısının cinsiyeti yüzünden baskı altına alınması karşısında dehşete düşerdi. | TED | سوف يشعر بالفزع من اضطهاد نصف السكان بسبب جنسهم. |
nüfusun yarısının yaptığı gibi, yalnızca bir içki içtim. | Open Subtitles | لقد شربت نفس الجرعه التى يشربها نصف السكان دون أن يسكروا |
100 yıllık kuraklık, nüfusun yarısının ölümüne neden oldu. | Open Subtitles | مئة سنة من الجفاف قتلت نصف السكان |
100 yıllık kuraklık, nüfusun yarısının ölümüne sebep oldu. | Open Subtitles | مئة سنة من الجفاف قتلت نصف السكان |
Şimdi Kenya'yı ele alalım. Nüfusun yarısı M-Pesa mobil ödeme çözümünü kullanıyor. | TED | الآن دعونا نذهب إلى كينيا، بلد حيث نصف السكان يستخدم M-Pesa، وهو حل للدفع بواسطة الهاتف النقال. |
Aslında, düzeltici gözlük için global ihtiyacın yaklaşık Nüfusun yarısı olduğunu gösteren bir deneyi şu anda gösterdim. | TED | لكن في الحقيقة، أنا أزعم أننا قمنا بتجربة هنا والآن، التي تظهر لنا أن الاحتياج العالمي للنظارات التصحيحية هو حوالي نصف السكان في أي مكان. |
Kara Ölümün nüfusun yarısının ölümüne neden oluşunun üzerinden on yıl geçti. | Open Subtitles | قتل الطاعون الأسود نصف السكان ... . |
İrlanda'da patatesin 300 yıl boyunca tek besin kaynağı olduğunu ve atalarımın da dahil olduğu nüfusun yarısının Büyük Kıtlık'ta öldüğünü göz önünde bulundurursak kullandığınız ifadenin düşüncesizce olduğunu söyleyebilirim. | Open Subtitles | بالنظر إلى أن البطاطا كانت المصدر ... الوحيد للتغذية في ( آيرلندا ) لأكثر من 300 سنة ... ولقد عانى نصف السكان ، بالإضافة إلى أجدادي * ماتوا في المجاعة الكبرى |
Burada neredeyse Nüfusun yarısı bizlerden oluşuyor. | Open Subtitles | نحن تقريباً نصف السكان هنا |
Nüfusun yarısı 14 yaşın altında. | Open Subtitles | نصف السكان تحت سن الـ14 |