Maviyle Avrupa ülkelerini ekleyelim, aralarında oldukça fark olduğunu görebilirsiniz. | TED | دعونا نضيف دول أوروبا بالأزرق وتستطيع أن ترى أن هناك تنوعاً فعلياً |
Jefferson-sal gündemi ekliyoruz ve ben Thomas Jefferson tarafından tasarlanmış bir evde yaşama ayrıcalığına eriştiğim Charlottesville'den geliyorum. | TED | نحن نضيف الطراز الجيفرسوني، وقد أتيت من مدينة شارلوتسفيل، حيث كان لي شرف السكن بمنزل صمم من قبل توماس جيفرسون. |
temiz kalmasına yardım etmem için beni babası tuttu. | Open Subtitles | والده قام بتعييني لمراقبته وإبقاءه نضيف من الكحول والمخدرات |
Açıklık, mesuliyet, ölçme yerine, kişilikleri suçlarsak, verimli olmamaya bir de adaletsizliği ekleriz. | TED | عندما نلوم شخصياتهم فبدلاً من الوضوح والمسؤولية والقياس، نضيف الظلم على انعدام الفعالية |
Şimdi komplekslerimize kendine acımayı da ekleyebiliriz. Tamam, Doc. | Open Subtitles | لذا الآن نضيف رثاء الذات إلى قائمتنا من الضعف. |
Belki de bunu şu andaki işimizle hiçbir alakası olmayan şeyler listesine eklemeliyiz. | Open Subtitles | و ربما كان علينا أن نضيف هذا إلى قائمة الأشياء التي لا علاقة لها بالمهمة التى أمامنا |
Ayrıca haneye tecavüze iftirayı da ekleyeceğiz. | Open Subtitles | سوف نضيف قاذف للسمعه عند بوابات الدخول و الخروج |
Kadınların sağlığı, LGBT sağlığı, alternatif tıp uygulamaları, önleyici tıp ve ölüm kararı söz konusu olduğunda, değerlerimizi ekleyelim. | TED | نضيف قيمنا عندما يتعلق الأمر بصحة المرأة، صحة الشواذ، الطب البديل، الطب الوقائي، وقرارات إنهاء الحياة. |
Bağışıklık sistemini daha da baskılayabiliriz. Metotreksat ekleyelim. | Open Subtitles | يمكننا زيادة معيار كابح المناعة نضيف الميثوتريكسايت |
Tıp uzmanlığını da olasılıklar listesine ekleyelim. | Open Subtitles | ينبغي أن نضيف المهن الطبية على قائمة الاحتمالات |
Yaşamı, özgürlüğü ve mutluluğun peşinde olmayı ekliyoruz. | TED | نحن نضيف الحياة ، الحرية والسعي لتحقيق السعادة. |
Neonu ekliyoruz, pastelleri ekliyoruz ve yeni malzemeleri kullanıyoruz. | TED | نضيف النيون ونضيف الباستيل ونستعمل مواد جديدة. |
Babası onu temiz tutmam için tuttu beni. | Open Subtitles | شارلوك هو موكلي والده قام بتعييني لمراقبته وإبقاءه نضيف من الكحول والمخدرات |
Adamın temiz olduğunu zannettiğin zamanlarda yalayacağın gibi yumuşakça ve özenle yala. | Open Subtitles | حسنا الآن إلعقيه بلطف وحنان كما تعتقدين أنه نضيف |
Yani iki amaca hizmet eden nano parçacığın etrafına ayrı negatif yüklü bir katman ekleriz. | TED | ولذلك، نضيف طبقة إضافية سلبية الشحن حول الجسيم النانوي. والذي يخدم هدفين. |
İstersen bu süreyi seans sonuna ekleyebiliriz. | Open Subtitles | نستطيع أن نضيف الدقائق في آخر الجلسة إن أحببتِ |
Düşünüyordum da kitaba başka bir karakter daha eklemeliyiz. | Open Subtitles | لقد كنت أفكر ينبغى أن نضيف شخصية أخرى للكتاب |
Bu küçük maceradan sonra sanırım 6 ay daha ekleyeceğiz. | Open Subtitles | أنا أتخيل أننا سون نحتاج أن نضيف ستة أشهر أخرى بعد هذه المغامره القصيره |
Yani atoma başka bir elektron eklemek istersek en üst katta boş yer olup olmadığını kontrol etmesi gerekir | Open Subtitles | لذلك إذا أردنا أن نضيف إلكتروناً آخر إلى الذرة فإن عليه أن يبحث عن مكان فارغ في الطابق العلوي |
Sonra alçalış hızını çeşitli oranlara ekledik. | Open Subtitles | ثمّ نضيف سرعة هبوطها عند معدّلات مختلفة |
Dış dünyadan tamamen izole edilmiştir ama bir dosya almamız yada eklememiz gerekirse bir ajan kurye yollarız. | Open Subtitles | ..,إنه معزولٌ كلياً عن العالم الخارجي و لكننا نرسل ناقلي البيانات إليه في حال أردنا أن نحصل أو نضيف ملف ما |
Tekerleği dönen bir şeye takmalıyız. | Open Subtitles | نحتاج أن نضيف أي شيء يدور إلى العجلة |
Bugün çok insan öldü. Bu çocuğu da listeye eklemeyelim. | Open Subtitles | كثير من الناس ماتوا اليوم ولن نضيف هذا الفتى للقائمة |
Elbette, neden o listeye bir de jetpak ve trambolin eklemiyoruz? | Open Subtitles | بالتاكيد, ولماذا لا نضيف حصان الجمباز و ترومبيل القفز الى القائمة؟ |
Jübilesi ile ilgili tebriklerimizi de buna ekleyebilirsiniz. | Open Subtitles | ربما نضيف أيضا تهنئتنا لها بمناسبة اليوبيل الفضى لها صاحب الجلاله .. |
Bunları faraziye ölüm nedeni olan karaciğer hastalığına eklersek ne olur? | Open Subtitles | ماذا يحدث عندما نضيف لكل هذا المرض الكبدي الذي أماته؟ |