"نظراته" - Traduction Arabe en Turc

• bakışı
• bakıyor
• bakışları
• nasıl baktığını

Çünkü geçen gece dansa gitmiştik beni tutuşu, gözlerime bakışı kesinlikle bir şeyler hissettim.
عندما كنا نرقص في الليلة الماضية و طريقته في حَضْني و نظراته لعيني لقد شعرت حينها بشيء ما

Phill'in bana bakışı o adamın baş belası olduğunu anlayacak kadar çok uyuşturucu satıcısı gördüm.
طريقة نظراته لي رأيت ما يكفي من تجار عقار وأعرف أن هذا الفتى مشكلة

Ama bakışı, kelimenin tam anlamıyla nefesimi kesti.
ولكن هنالك شيء ما في نظراته حرفياً لقد خطف انفاسي

Sana bakıyor gibi görünmemek için ona bakıyordu.
هو كان ينظر اليها لكي يخفي نظراته لكِ

Neden benimle göz göze gelmiyor? - Bana bakıyor olmalı.
لماذا يستخدم لغة العيون في نظراته إليّ؟

Bir yabancının göğsünü hayal edin bakışları sizi delip geçiyor.
تصوّري صدر ذلك الغريب بينما نظراته تخترقك.

Bu onun daha fazla katılmasına neden olurdu. bakışları onu daha güzel hissettirirdi.
وهذا ما جعل منها إظهار المزيد إذ نظراته زرعت فيها احساساً جميلاً

Sana nasıl baktığını da. Sen ne dediğini bilmiyorsun.
ـ رأيتُ طريقة نظراته نحوكِ ـ أنت لا تعرف عما تتكلم

Bana bakışı bile kendimi kötü hissetmeme neden oluyor.
وتخيل نظراته لي تجعلني أريد القيء

Kıza bakışı, ve kızın ona bakışı...
نظراته إليها ونظراتها إليه

- Atlara bakışı hoşuma gitmiyor.
-لا تعجبني نظراته إلى الأحصنة

Bana tuhaf bakıyor.
نظراته لي غريبة

Sana attığı bakışları görüyorum.
ـ لا اعلم , لستُ بدراية بذوقه ـ أنني أرى نظراته جيداً نحوك ـ كيف لك ان ترى ذلك و انا لا ؟

Nasıl oluyor da sen o bakışları görürken ben görmüyorum?
ـ أنني أرى نظراته جيداً نحوك ـ كيف لك ان ترى ذلك و انا لا ؟

"Ona doğru yürürken bakışları vahşi ve acımasızdı"
"تحرك فى اتجاهها , نظراته كانت قاسيه و متوحشه "

Sana nasıl baktığını gördüm.
رأيت نظراته إليك

Sana nasıl baktığını gördüm.
رأيت طريقة نظراته لكِ