| Cesette saç örneklerini bulduk bile, yani onunla birlikte olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | وجدنابالفعلأحدىشعراتكَبجثمانالفتاه، لذا نعلم أنكَ كنت برفقتها. |
| İkimiz de biliyoruz ki sen de bir kıza bir içki ısmarlayabilecek cesaret bile yok. | Open Subtitles | كلانا نعلم أنكَ لا تملك الجرأة لتدعو فتاه على شراب. |
| İkimiz de ne kadar iyi olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن الإثنان نعلم أنكَ جيد بما فيه الكفاية |
| Arabanda yaşadığını biliyoruz. | Open Subtitles | نحنُ نعلم أنكَ تعيش في سيارتكَ. |
| Bak Kaleo, bu iş için ona yardım ettiğini biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنكَ ساعدتَ في تجهيز هذا الأمر |
| 15 Nisan günü, Pal Arnold'un evinde o kızla birlikte olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | نحن نعلم أنكَ كنت فى منزل (بال أرنولد) برقتها فى الخامس عشّر من أبريل. |
| Pal'in BMW'siyle ayrılıp göle gittiğinizi biliyoruz, peki sonra? | Open Subtitles | نحن نعلم أنكَ غادرت الحفل بسيّارة (بال) مُتجهاً إلى البحيرة , ثم ماذا حدث؟ ماذا حدث؟ |
| İkimiz de bunu iyi niyetle yapmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | واجه نفسكَ. -كلانا نعلم أنكَ لا تفعل هذا لسبب صالح . |
| - Kardeşini öldürdüğünü biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم أنكَ قتلتَ أخيكَ |
| Lütfen, Tucker, hepimiz pes edeceğini biliyoruz. | Open Subtitles | رجاءاً , (تاكر) كٌلٌنا نعلم أنكَ ستنسحب |
| - Dante Peron için çalıştığını biliyoruz. | Open Subtitles | نحنُ نعلم أنكَ (تعمل لدي (دانتي بيرون |