Öyle diyorsun da aynı hatayı bin kere yaptın artık. | Open Subtitles | دائماً ماتقول هذا ولكن لا تترك إرتكاب نفس الخطأ دائماً |
Onları gördüğünüzde benimle aynı hatayı yapmayın. | TED | لذلك حينما تلاحظ تلك الأشياء، لا ترتكب نفس الخطأ الذي قُمتُ به. |
Yalnızca çılgınlar aynı hatayı iki kez yapar. | Open Subtitles | فقط الرجل المجنون هو الذى يخطئ نفس الخطأ مرتين |
Ama aynı hataları tekrarlarsak, ...o zaman hayvanlardan bir farkımız kalmaz. | Open Subtitles | ولكن إن كررتي نفس الخطأ فلا فرق بينكِ وبين الحيوانات |
Von Mises diyor ki, modern ekonomistler de reklam ve pazarlamada aynı hataya düşüyorlar. | TED | الآن قال فون ميسيس ان الاقتصاديات الحديثة وقعت في نفس الخطأ بالنسبة للاعلانات والتسويق |
Herkes, insanlar hakkında yanılabilir piskopos. İkimiz de aynı hatayı yaptık. | Open Subtitles | إن المرء قد لا يحسن الظن بالناس أيها الأسقف، وقد ارتكبت نفس الخطأ |
Başka bir şansım olursa, aynı hatayı tekrar yapmayacağım. Doone'lara ne zaman saldıracaksınız? | Open Subtitles | إن مُنحتُ فرصة أخرى لن أرتكب نفس الخطأ ثانية |
Ve şimdi aynı hatayı sen yapacaksın. | Open Subtitles | والآن أنت سوف ترتكبين نفس الخطأ نعم، لكن |
Umarım geçmişini araştırmışsındır, çünkü aynı hatayı iki kez yapmak istemezsin. | Open Subtitles | أتمنى أن تكون فحصت ماضيها رغم ذلك لأنك لن تريد أن تقع فى نفس الخطأ مرتين |
İçeri attığı bütün adamlar aynı hatayı yaptı onu alt edebileceklerini düşündüler. | Open Subtitles | كلّ محتال قبض عليه إرتكب نفس الخطأ: ظنوا جميعهم أنّهم قادرون أن يفوقوه ذكاءاً. |
Benimle tanıştığı günden beri aynı hatayı yapıyor. | Open Subtitles | يظل يفعل نفس الخطأ منذ اللحظة التي التقينا فيها |
Neyin ters gittiğini bilmek istiyorum, böylece aynı hatayı bir daha yapmayız. | Open Subtitles | أريد ان أعرف بالضبط ما الخطأ الذي حدث لكي لا نرتكب نفس الخطأ في المرة القادمة |
Buraya geldiğimde ben de aynı hatayı yaptım, cüzdanımı vermedim. | Open Subtitles | لقد ارتكبت نفس الخطأ عندما أتيت إلى هنا و حاولت التمسّك بمحفظتي |
Artık daha iyi biliyorum ve aynı hatayı yapmadan bunu düzeltebilirim. | Open Subtitles | في الوقت الحاضر، أنا أفضل معرفةً وبإمكاني إصلاحها بدون ارتكاب نفس الخطأ |
Onu korumak için orada olamadım, aynı hatayı tekrar yapmayacağım. | Open Subtitles | لم أكن متواجداً لحمايتها، ولن أكرر نفس الخطأ مرّتين. |
Yani geliştirmeye çalıştım ama aynı hataları salak gibi ardı ardına yeniden yapmak çok daha kolay göründü. | Open Subtitles | أقصد, انا احاول ان اتطور. ولكن الوقع في نفس الخطأ يبدو سهلاً |
Üzülmekten ve aynı hataları tekrar yapmaktan doğan korkumuz. | Open Subtitles | خوفنا أن يتم ايذائنا ونرتكب نفس الخطأ باستمرار. |
Bunun için ilk atışımı ıskaladım. aynı hataya bir daha asla düşmedim. | Open Subtitles | لهذا أول طلقة لم تصب الهدف لم أقع في نفس الخطأ ثانية أبدًا |
Kaç jenerasyonun aynı hataya düştüğünü görmek gerçekten inanılmaz. | Open Subtitles | من المذهل عدد الأجيال التي تقع في نفس الخطأ |
Seninle aynı hatayı yapıp yeteneğin ellerimden kayıp gitmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن ارتكب نفس الخطأ الذي فعلته ... ... بالسماح للمواهب ان تنزلق من اصابعي |
Her zaman yaptığın hatanın tekrarını yapmaya bir fincan *macchiato kadar uzaktasın ve ben özellikle doğum günüme ramak kalmışken suç ortağın olmayacağım. | Open Subtitles | انتي في طريق الذين يرتكبون نفس الخطأ كما تفعلين دائما, وانا لن أكون متواطئه, |