"نفعل شيئاً" - Traduction Arabe en Turc

    • bir şeyler yapmalıyız
        
    • Bir şeyler yapmamız
        
    • Bir şey yapmamız
        
    • şey yapmazsak
        
    • Bir şeyler yapmak
        
    • şey yapmıyoruz
        
    • bir şey yapmalıyız
        
    • şeyler yapmazsak
        
    • hiçbir şey yapmadık
        
    • şey yapmıyorduk
        
    • şey yapmayacağız
        
    • bir şeyler yapmaya
        
    Şu beyaz kafalar bir halt yemeden, bir şeyler yapmalıyız. Open Subtitles يجب ان نفعل شيئاً .. ذو الحمر الأرقاب هؤلاء سيعبثون
    Bir şeyler yapmamız gerektiğinin farkında değil misiniz? Open Subtitles ألا يمكننى جعلكما تدركان أننا يجب أن نفعل شيئاً ؟
    Kamyonu oraya sokarken güvenliği oyalamak için Bir şey yapmamız gerekecek. Open Subtitles علينا فقط أن نفعل شيئاً لنجعل الحراس منشغلين بينما نجلب الشاحنة
    Hoş değil ama bir şey yapmazsak hafta sonuna kadar ölmüş olacaksın. Open Subtitles ليس أمراً جميلاً، لكن إن لم نفعل شيئاً فستموتين في نهاية الأسبوع
    Dinle, birazdan geri dönerler. Bir şeyler yapmak zorundayız. Open Subtitles اسمع ، سيعودون عما قريب ، يجدر بنا أن نفعل شيئاً
    Niye fırtınayı aklımızdan çıkaracak bir şey yapmıyoruz? Open Subtitles دعونا نفعل شيئاً ليثنينا عن التفكير في العاصفة.
    Bu sefer haddini iyice aştı, artık bu konuda bir şey yapmalıyız. Open Subtitles ، لقد فاقت الحدود هذه المرة . لابد أن نفعل شيئاً حيال هذا
    bir şeyler yapmalıyız. İntikam almak için vadi halkına zarar verebilir. Open Subtitles يجب أن نفعل شيئاً لا يمكن أن نتركه يمشي في الوادي
    Bunu bilemezsin. Sen sadece bir çocuksun. Bizi güvende tutacak bir şeyler yapmalıyız. Open Subtitles لستَ تعلم شيئاً، إنّكَ مُجرد شاب، يجب أن نفعل شيئاً للحفاظ على أماننا.
    bir şeyler yapmalıyız. Her an bir suikasta uğrayabiliriz. Open Subtitles علينا أن نفعل شيئاً , من الممكن فى أى لحظة أن نُقتل
    Bu parçayla alakalı Bir şeyler yapmamız gerekiyor. Open Subtitles علينا أن نفعل شيئاً حيال هذا الجزء من البرنامج هنا
    birkaçımız hakkında Bir şeyler yapmamız gerekiyor. Open Subtitles علينا أن نفعل شيئاً بالنسبة للقليل مما لدينا لهذا نحيط العشب بسياج
    -Bundan kurtulmak için Bir şeyler yapmamız lazım. -Sanırım ameliyat olmak zorundasın. Open Subtitles ـ يجب أن نفعل شيئاً لتجنب حدوث هذا ـ وأفترض أننا يجب أن نقوم به جميعاً
    Hayır, hakkında hiçbir şey bilmediğimiz bir darbe hakkında Bir şey yapmamız beklenemez. Open Subtitles لا ، من الصعب أن يُنتظر منا أن نفعل شيئاً حيال إنقلاب عسكري لا نعرف عنه شيئاً
    Bir şey yapmamız lazım, öylece bırakamayız. Open Subtitles علينا أن نفعل شيئاً. لا يمكننا أن نتركها تغادر هكذا فحسب.
    Bir şey yapmazsak 60 gün içerisinde karaciğer yetersizliğinden ölecek. Open Subtitles إن لم نفعل شيئاً ستموت بانهيار الكبد خلال 60 يوم
    Yani Bir şeyler yapmak zorundayız. Open Subtitles مازالت على قيد الحياة فيُرسِل شخصاً آخر لذا يجب أن نفعل شيئاً
    Neden biz hiçbir yere gitmiyoruz, baba, hiçbir şey yapmıyoruz? Open Subtitles لماذا لا نذهب أبداً لأي مكان, والدي, ولا نفعل شيئاً مطلقا؟
    Zaten onuncu yıldönümümüz, özel bir şey yapmalıyız. Open Subtitles هذا عيد زواجنا الـ 10 يجب أن نفعل شيئاً مميزاً
    Bu olayları değiştirmek için bir şeyler yapmazsak gelecek, değişmez olacak. Open Subtitles ما لم نفعل شيئاً لتغيير مسار الأحداث هذا، سيغدو المستقبل حتمياً
    Felaketin yaklaştığını gördük fakat önlemek adına hiçbir şey yapmadık. Open Subtitles رأينا الكارثة و هي آتية و لكننا لم نفعل شيئاً لمنعها
    Kötü bir şey yapmıyorduk. Orada birçok kez kamp yaptım ben. Open Subtitles نحن لم نكن نفعل شيئاً بهذا السوء أعني لقد قمت بالتخييم في ذاك المكان عدة مرات
    Tabi ki ne olursa olsun, biz asla böyle bir şey yapmayacağız. Open Subtitles وعلى أي حال ، نحن لن نفعل شيئاً كهذا أبداً
    İdam cezası hakkında bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. TED نريد أن نفعل شيئاً بشأن عقوبة الإعدام.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus