Onlar sırf zayıf noktamızı bulmak için insanlık tarihindeki tüm olayları inceledi. | Open Subtitles | شكّل أولئك الأشخاص كل حدث في التاريخ البشري ليجدوا نقطة ضعفنا |
Her defasında zayıf noktamızı buluyor. | Open Subtitles | إنها تجد نقطة ضعفنا في كل مرة |
Gerçekten çok yol katettik fakat çok zorlu bir çalışma, bizim zayıf noktamız da bu olacak. | TED | ولقد أحرزنا تقدمًا حقيقيا، ولكنه عمل صعب، وسيكون نقطة ضعفنا. |
Kafeteryadaki bir restoranız Annie, zayıf noktamız trafik değil. Flo, Alice dalaşmayı bırakın. | Open Subtitles | (نحن مطعم داحل قاعة الطعام يا (آني نقطة ضعفنا لم تكن عدم معرفة الزبائن لمكان المطعم |
Bu da bizim zayıf noktamız! | Open Subtitles | "تلك نقطة ضعفنا!" |