Musa konuşmakta çok zorlanırdı bu yüzden Aaron onun yerine konuşurdu. | Open Subtitles | كان يواجه موسى صعوبة في الكلام لذا فكان آرون يتحدث نيابةً عنه |
Merhaba, onun yerine bir şey söyleyebilir miyim? | Open Subtitles | مرحباً , أيمكنني أن أقول شيئاً نيابةً عنه ؟ |
O zaman 13 kilometre uzaktadır. onun yerine ben seninle görüşeceğim. | Open Subtitles | حقاً فهي تبعد لـ9 أميال لذا سأجتمع بك نيابةً عنه |
Gelemedi. onun yerine ben geldim. | Open Subtitles | لم يتمكّن من المجيء، إنّي هنا نيابةً عنه. |
Musa konuşma konusunda çok zorlanıyordu bu yüzden, Aaron onun yerine konuşuyordu. | Open Subtitles | كان يواجه (موسى) صعوبة في الكلام لذا فكان (آرون) يتحدث نيابةً عنه |
onun yerine ben konuşayım. | Open Subtitles | إذن، عليّ أن أتكلّم نيابةً عنه. |
Efendim, ben onun yerine konuşuyorum. | Open Subtitles | سيدى, أنا أتكلم نيابةً عنه |