Ben Neverland'a gitmek için biraz yaşlıyım, tatlım. | Open Subtitles | لا أنا كبيرة على الذهاب الى نيفرلاند يا بنى |
İki meteorun gücünü kullanarak onu Neverland'de çalıştırmayı başardım. | Open Subtitles | لقد قمتُ بتفعيلها هنا في نيفرلاند بواسطة طاقة اثنين من الشهب. |
Beraber Neverland'i tanrılar gibi yönetebiliriz ve bu uçsuz bucaksız Araf'ı sonsuz bir cennete çevirebiliriz. | Open Subtitles | وسويَّةً سنتمكن من حُكم كوكب "نيفرلاند" كما لو أننا إلهين. وسنُحِيل هذا العذاب السرمديَّ إلى نعيمٍ مُقِيم. |
Onu gördüğün zaman Olmayan Ülke'ye geri dönmemeye karar verdin. | Open Subtitles | وعندما رايتها قررت الا تعود الى نيفرلاند |
Kendime onun Varolmayan Ülke'ye gittiğini söylerdim. | Open Subtitles | أنا كنت أقول لنفسي أنه يذهب إلى نيفرلاند |
Düşler Ülkesi'nin cesur kahramanları, bu hainlere dikkatle bakın! | Open Subtitles | ،يا أبطال (نيفرلاند) الشجعان .شاهدوا هؤلاء الخونة |
Yani kapüşonlu adam Neverland'de mi? | Open Subtitles | إذاً فالرجُل المُغطى الرأس كان في "نيفرلاند". |
Sonra Neverland'e Kızılderilileri yok edecek bir ordu ile dönerler. | Open Subtitles | ولكنهم سيعودون بعد ذلك إلى "نيفرلاند" مع جيشهم ويقومون بالقضاء على الهنود. |
Hook Flood'un küresini kullanıp sizi yok edecek bir orduyu Neverland'e getirmek üzere. | Open Subtitles | "هوك" والقراصنة يُخطِّطون لاستخدام بلورة "فلود" من أجل إحضار جيش إلى "نيفرلاند" للقضاء عليكم. |
Benimle olanlar ellerini kaldırıp Neverland diye bağırsınlar! | Open Subtitles | كل من هو معي, فليرفع يده اليُمنى ويقول: "نيفرلاند". |
Neverland maceralarla dolu. | Open Subtitles | ؟ "نيفرلاند" مليئة بالمغامرات. |
Başka bir genç adam daha Neverland çiftliğini ziyaret ettiği sırada Michael Jackson tarafından taciz edildiği iddiasıyla ortaya çıktı. | Open Subtitles | " أتهـم شـاب آخر مايكل جاكسـون " "بالتحرش به في مزرعته في نيفرلاند" "... |
Madem öyle neden herkese Neverland'in anahtarını aldığını anlatıyor? | Open Subtitles | إذن لماذا يشيع بين الناس بأنه أخذ جولة الشخصيات المهمة إلى (نيفرلاند)؟ |
Gün gelir de suçla mücadele etmek için... keltoş ve sapık görünümlü yaşlı bir amcanın Neverland malikanesinde... bir dolu ağlak bebeyle oda arkadaşı olmaya karar verirsem... ancak ve ancak o zaman sana... bol gülücüklü bir arkadaşlık talebi yollarım. | Open Subtitles | حين أقرر أن أصبح وغدا يحارب الجريمة يسكن مع غيره من المنتحبين في "نيفرلاند" مع وغد عجوز أصلع يبدو كمن يملك مفتاح الجنة |
- Evet. Eşyalar kaybolur ve zaman zaman Varolmayan Ülke kıyılarına vururlar. | Open Subtitles | يضيع الاشياء ويغسل ما يصل على نيفرلاند من وقت لآخر. |
Varolmayan Ülke'de bir çok yıl geçirdim. Kayıp çocukların yuvası. | Open Subtitles | ''أمضيتُ سنواتٍ عديدة في ''نيفرلاند موطن الأولاد الضائعين |
Eğer çocuğu ona geri verirsek Var olmayan Ülke'de hayatta kalmamızın anahtarı bu olabilir. | Open Subtitles | إنْ أعدنا الفتى له، قد يكون ''سبيلنا للنجاة مِنْ ''نيفرلاند |
Olmayan Ülke'ye hoşgeldin, Peter. | Open Subtitles | حسنا ، مرحبا بعودتك نيفرلاند بان الكبير |
Onlar, ağabeyimle benim Olmayan Ülke Çiftliğine gittiğimizden sonraki en mutlu fakir çocuklar olacaklar. | Open Subtitles | هؤلاء سوف يكونون أسعد فقراء منذ أن ذهبت أنا وأخي إلى فرع " نيفرلاند " للألعاب |
Düşler Ülkesi, hiç uyanmadığın bir rüyadır. | Open Subtitles | نيفرلاند) تعتبر حلماً الذي) .لن تستيقظ منه أبداً |
Periler Ülkesi diye geçen. | Open Subtitles | -تدعى بـ "نيفرلاند " |
Çocuklar Düşler Ülkesine hoş geldiniz! | Open Subtitles | أنتم أيها الصغار، مرحباً بكم في (نيفرلاند)! |