Gerçek şu ki internetteki Bu yabancılar tarafından bana gösterilen özenin kendisi bir çelişkiydi; | TED | الحقيقة أن الاهتمام الذي أظهره لي هؤلاء الغرباء على الانترنت كان تناقضاً في حد ذاته. |
Neyse, Bu yabancılar biraz toza hayır demez. | Open Subtitles | على أي حال ، هؤلاء الغرباء مثل قطعة من القذارة |
# Benim gibi olan Bu yabancıların bir şeyleri bana tanıdık gibi # | Open Subtitles | هناك شئ مألوف في هؤلاء الغرباء الذين يشبهونني |
# Benim gibi olan Bu yabancıların bir şeyleri bana tanıdık gibi # | Open Subtitles | هناك شئ مألوف في هؤلاء الغرباء الذين يشبهونني |
Yani bu yabancıları evime getiriyorsun, ve böyle acayip şeyler soruyorlar? | Open Subtitles | أعني، تحضرين هؤلاء الغرباء إلي منزلي و يسألونني عن تلك الأشياء؟ |
Bu uzaylılar Dell'e bin bir çeşit şey yaşattılar. | Open Subtitles | هؤلاء الغرباء سيجعلون ديل يقوم بعمل كافة الأشياء |
Kovboyların sınıra ulaşmaya çalıştıkları şu eski vahşi batı filmlerini bilir misin? | Open Subtitles | اتعرف هؤلاء الغرباء القدامى الذين يهربون ناحية الحدود من ملاحقة راعاة البقر |
"Bu yabancılar çok iyi" dedi. | Open Subtitles | لقد قال أنا أرى هؤلاء الغرباء جيدين للغاية |
Bu yabancılar kale etrafında takılabileceklerini sanıyor. | Open Subtitles | هؤلاء الغرباء يضنون أن باستطاعتهم التجول حول القلعة بهذا الشكل |
Şunu söylemeliyim, böyle derin bir yabancılara güvenme deneyimi yaşamak istiyorsanız bunu tavsiye ederim, özellikle de Bu yabancılar sarhoş Almanlar ise. | TED | والآن، اسمحوا لي أن أقول لكم، إذا كنت ترغب في التجربة الشعور الداخلي بالثقة في الغرباء، انا أوصى بهذا، لا سيما إذا كان هؤلاء الغرباء هم الشعب الألماني في حالة سكر. |
Bu yabancılar bana gerçek sevgiyi gösterdi. | TED | أظهر لي هؤلاء الغرباء الحب الحقيقي. |
Bu yabancıların gelişi Odin'nin gözünde karanlığın büyümesine sebep oldu. | Open Subtitles | وصول هؤلاء الغرباء تسبب فى جعل عين "أودين"أن تصبح معتمة |
Bu yabancıların size yardım edecek gücü var. Ama onlar yardım etmemeyi seçtiler. | Open Subtitles | هؤلاء الغرباء لديهم القوة لمساعدتكم وأختاروا ألا يفعلوا |
Bu yabancıların nasıl hayatlar yaşadıklarını işlerinin ne olduğunu merak ediyorlar. | Open Subtitles | إنهم يتسائلون حول الحياة التي يعيشها هؤلاء الغرباء ماهي أعمالهم |
Çocuklar gülüşüp konuşuyorlar Bu yabancıların kimler olduğunu anlamaya çalışıyorlar. | Open Subtitles | "يضحك الأطفال ويعلّقون محاولين إدراك مَن يكون هؤلاء الغرباء..." |
Sonra büyük kucaklaşma için bir araya gelip, bu yabancıları gönderelim. | Open Subtitles | ،ثم نجتمع لعناق جماعي ونرسل هؤلاء الغرباء لطريقهم |
Hoşuna gitmediğini biliyorum ama bize eşlik etmeleri için bu yabancıları Tanrı seçti. | Open Subtitles | أنا أعلم أنه يزعجك، اختار لكن الله هؤلاء الغرباء إلى... يكون شركائنا في هذا المشروع. |
Bu uzaylılar muhtemelen bu ülkenin gördüğü en büyük tehdit. | Open Subtitles | هؤلاء الغرباء يمثلون أخطر عدو واجهه هذا البلد إطلاقا |
Bak, Bu uzaylılar ya da her ne iseler iki adamımızı kaçırdılar. | Open Subtitles | أنظرى ، هؤلاء الغرباء أو أيا كانوا معهم إثنين من رفاقنا كرهينة فلا بد من وقفهم |
Kovboyların sınıra ulaşmaya çalıştıkları şu eski vahşi batı filmlerini bilir misin? | Open Subtitles | اتعرف هؤلاء الغرباء القدامى الذين يهربون ناحية الحدود من ملاحقة راعاة البقر |