Bugün duyuruyoruz, her türlü ihaleyi İnternet'e koyacağız, böylece herkes yüksek miktarda para ve ve aynı zamanda da, inanıyorum ki, refahta kocaman bir artış elde etmenin koşulları ve şartlarının neler olduğunu görebilecek, | TED | سوف نجعل كل العقود, ونعلن هذا اليوم متاحاً على الإنترنت, لكي يراها أي شخص ما هي الشروط, وما هي الظروف سوف تستمد قيمة كبيرة للمال ولكن باعتقادي كذلك, زيادة هائلة في الرفاهية كذلك |
- Görünüşe bakılırsa içeri girmiş, güvenlik kamerasını eritmiş ve sonra duvarda kocaman bir delik açmışlar. | Open Subtitles | -يبدو أنهم إقتحموا المكان، وحرقوا آلة التصوير ثم حفروا فتحة هائلة في الحائط |
Sadece kalbinde kocaman bir delik bırakacak. | Open Subtitles | لن يؤدّي سوى لتركِ ثغرةٍ هائلة في قلبك. |
Aynı şekilde, bin yıl boyunca çizgi çok hafif bir yükseliş gösterirken 19 ve 20. yüzyılda inanılmaz bir yükseliş gösteriyor. | TED | على نفس المنوال، يستقر الخط على مستوى منخفض لآلاف السنين، ثم يتصاعد بصورة هائلة في القرن الـ19 والـ20. |
Sıcaklıklar dünyanın birçok bölgesinde inanılmaz bir hızla artıyor. | Open Subtitles | الحرارة ترتفع بسرعه هائلة في المناطق الساخنة عبر الكرة الأرضية |
İnsanoğlu için kocaman bir sıçrayış. | Open Subtitles | قفزة هائلة في تاريخ البشرية |
Odada inanılmaz bir enerji vardı. | TED | كانت هناك طاقة هائلة في الغرفة. |
Sürdürülebilirlikte inanılmaz bir fırsat bulunur. | TED | هناك فرصة هائلة في مجال الاستدامة. |
Parmaklarının ucunda inanılmaz bir hesaplama gücü var. Dünya çapındaki Google'dan 10 kat, 100 kat daha büyük. | TED | لديهم قوة حوسبية هائلة في أناملهم -- 100-10 مرة أكبر من مجمل شبكة شركة غوغل العالمية. |