| Parlak turuncu bir şey gördüm... bir şey... bana saldırdı. | Open Subtitles | رأيت شيئاً ما لونه برتقالى زاهي جداً ... شيئاً هاجمنى |
| Bunu bana biri yaptı. Biri bana saldırdı, Charles. | Open Subtitles | لقد فعل أحدهم هذا بى لقد هاجمنى أحدهم , تشارلز |
| O aptal köpek ben onu beslerken bana saldırdı. | Open Subtitles | ذلك الكلب الغبى هاجمنى عندما كنت اطعمه |
| Tamam. Bugün iki kişi bana atladı. | Open Subtitles | لقد هاجمنى إثنين من مدمنى المخدرات |
| Göldeki. Bana saldıran. Beni gölün dibine çeken. | Open Subtitles | فى البحيرة، الفرد الذى هاجمنى وجذبنى تحت الماء. |
| O yılan acımasızca bana saldırdı. | Open Subtitles | ماذا قلت ؟ . ذلك الثعبان هاجمنى بقوة |
| O... Bu kendini savunma oldu. O bana saldırdı. | Open Subtitles | لقد كان دفاعاً عن النفس, لقد هاجمنى |
| Ortağım bana saldırdı. | Open Subtitles | لقد هاجمنى شريكى |
| Tuvalete gidiyordum. Yüzbaşı Boyd bana saldırdı. | Open Subtitles | (انا كنت في طريقى للمرحاض عندما هاجمنى (بويد |
| Siyah adam! bana saldırdı! | Open Subtitles | ذلك الرجل الأسود لقد هاجمنى |
| bana saldırdı! | Open Subtitles | ذلك الرجل الأسود لقد هاجمنى |
| Damon bana saldırdı. Şu an ölmüş olabilirdim. Ama aynı zamanda minnettarım. | Open Subtitles | ( دايمُن) هاجمنى ، كان من الممكن أن ألقى حتفى، ولكنّي أيضــاً مُمتنة. |
| - bana saldırdı. sanırım... | Open Subtitles | - .... لقد هاجمنى , انا اعنى - |
| bana saldırdı | Open Subtitles | هو هاجمنى |
| O bana saldırdı. | Open Subtitles | لقد هاجمنى |
| bana saldırdı. | Open Subtitles | لقد هاجمنى |
| Tamam. Bugün iki kişi bana atladı. | Open Subtitles | لقد هاجمنى إثنين من مدمنى المخدرات |
| - Öyle istemedim! O bana atladı! | Open Subtitles | -لم اقصد ، لقد هاجمنى |
| Orda Bana saldıran şey insan değildi | Open Subtitles | ما هاجمنى هناك لم يكن بشريا |
| Yani, bunun anlamı Bana saldıran o şey aslında... | Open Subtitles | إذن، هذا يعنى أن الشىء الذى هاجمنى... |
| Bana saldıran adam-- | Open Subtitles | ..... الرجل الذى هاجمنى كان |