Bu kadar insanın önünde bunu söylediğine inanamıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أصدق بأنك قلتي هذا أمام كل هؤلاء الناس |
I izin veren bir kulüp ne tür anlamına gelir. Eğer herkesin önünde bunu yapmak için? | Open Subtitles | أعني أيّ نوع من النوادٍ الذي يسمح لكِ بفعل هذا أمام الجميع؟ |
Müstakbel kız arkadaşımın önünde bunu dedim. | Open Subtitles | لقد قال هذا أمام حبيبته المستقبليّه |
Çünkü, şube görevlileri önünde böyle şeyleri tartışmam. | Open Subtitles | أنا لا أرغب في مناقشة هذا أمام الموظفين ذلك هو السبب. |
Oraya bardak koyma. Dükkanın önünde mi içeceğim? | Open Subtitles | لاتضع كوباً أتعتقد انني سأجلس أشرب هذا أمام المتجر؟ |
Kumsalda herkesin gözü önünde olsun istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن يحدث هذا أمام جميع من في الشاطئ |
Tanrım, çoğu kereler ayna karşısında bunun pratiğini yapmıştım. | Open Subtitles | يالهي، لقد تدرّبت على هذا أمام المرآة مرّات عديدة |
Kameraların önünde bunu okumamı mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | أتريدين أن أقرأ هذا أمام الكاميرات؟ |
Evet. Ben olsam kardeşimin önünde bunu demem. | Open Subtitles | أجل، لا أنصحك بقوّل هذا أمام أخي. |
Çocukların önünde bunu yapmayalım. | Open Subtitles | دعنا لا نفعل هذا أمام الرجال |
Kaman, oğlunun önünde bunu yapmak istemezsin. | Open Subtitles | كايمان ), لا تفعل هذا أمام ابنك) |
Çocuğumun önünde böyle bir şey yapmak istemiyorum. Bir dakikalığına arkanı dön. Dön arkanı hadi. | Open Subtitles | لا أريد فعل هذا أمام إبني ، إستدر قليلاً |
Neden herkesin önünde böyle konuşuyorsun anlamıyorum. | Open Subtitles | لم تقولين هذا أمام الجميع؟ لا أفهم؟ |
Yetkililerin önünde böyle konuşma. | Open Subtitles | لا تَقُل هذا . أمام الجميع |
Bunu onun önünde mi söylemen gerekiyordu? | Open Subtitles | هل كان عليك أن تقول هذا أمام إبنته ؟ |
Hem de oğlunun gözü önünde. | Open Subtitles | و كل هذا أمام ابنهما. |
Yabancılar karşısında bunun hakkında konuşmamanı istemiştim. | Open Subtitles | لقد طلبت منكَ ألّا تتحدّث عن هذا أمام الغرباء |