Bu teknik aslında lazerin organik dokuyu göz dokusunun çevresini aşırı ısıtmadan buharlaştırmasına izin verir. | TED | ومن شأن هذا الأسلوب تبخير الأنسجة العضوية من دون رفع حرارة الأنسجة المحيطة بالعين. |
Temel olarak Bu teknik hastanın kontak lens görüşünü korneasına taşır. | TED | بصورة أساسية، يعمل هذا الأسلوب على إمالة عدسة المريض اللاصقة الموصوفة طبيًا داخل القرنية. |
Bu teknik, ısı dengesine kavuşmuş metalik tozunu ince katmalarına boyamasını içeriyor. | Open Subtitles | هذا الأسلوب ينطوي على طلاء طبقة خفيفة للغبار المعدني بداخل الدليل |
Eğer başkalarını da etkileyecek bir şey yapıyorsam, Bu yöntem ile bu "şey"in toplulukta yayılmasıyla ilgili erken uyarı ya da erken belirleme sağlayabiliriz. | TED | إذا كنت ميالاً لفعل شيء يؤثر على الآخرين المحيطين بي هذا الأسلوب قد يكون تحذير مبكر ، أو كشف مبكر حول التبني داخل السكان |
Bu yöntem, bazı durumlarda, kısıtlı bir süreliğine yeniden hayata döndürebilir. | Open Subtitles | هذا الأسلوب ، في بعض الحالات ، يمكنه إعادة الحياة لفترة محدودة. |
Bu yöntem zincirli bir kapıyı açmak için tek yöntem. | Open Subtitles | هذا الأسلوب هو الطريق الوحيد لتخطي سلسلة باب هكذه |
Bu teknik, Savaş Valsi'ne benzemez! | Open Subtitles | هذا الأسلوب أقوى بكثير من سابقه. |
Bu teknik, bize... | Open Subtitles | هذا الأسلوب... |
Bu yöntem, tabiki sadece oyuncaklar için değil. | TED | طبعا، هذا الأسلوب ليس فقط للألعاب. |
Bu yöntem Nen kovucu kullanmak kadar tehlikeli değil. | Open Subtitles | "هذا الأسلوب ليس خطرًا بقدر انتزاع "النين"" |