Bu yargıç kaplumbağadan yavaş. | Open Subtitles | هذا القاضي أبطأ من نشرة أخبار الساعة السادسة. |
Bu yargıç arayınca bir saniye bile beklemeyeceğim. | Open Subtitles | لذا عندما يأمر هذا القاضي أنا لست منتظراً |
Ama Bu yargıç ile, bu siyasi iklimde duruşmaya gidersen... | Open Subtitles | ولكن اذا ذهبت للمحاكمه مع هذا القاضي في هذا الجو السياسي |
yargıcın ne düşündüğünü anlamak zor ama bence kazanma şansımız var. | Open Subtitles | من الصعوبة توقع أفعال هذا القاضي لكني أظن بأن لدينا فرصةً قوية |
Bu yargıç ile daha önce çalıştım. | Open Subtitles | .عملت بشكل وثيق مع هذا القاضي |
Carrie, Bu yargıç Samir Khalil Bağdat'taki seçkin hukuk adamlarından biridir. | Open Subtitles | (كاري)، هذا القاضي (سمير خليل) واحد من رجال القانون البارزين في (بغداد) |