Sormaktan başka bir şey gelmez elimden. Burada nasıl böyle bir şey olabilir? | Open Subtitles | لا أستطيع إلا أن أسأل كيف يمكن شيء من هذا القبيل يحدث هنا؟ |
Bak ben asla ve asla böyle bir şeyin olacağını düşünmemiştim. | Open Subtitles | نظرة، وأنا أبدا، فكرت فإن ذلك أي شيء من هذا القبيل يحدث |
Affedersiniz ama ben böyle şeylerin olduğunu görmüyorum. | Open Subtitles | عفوا، ولكن لا أرى أي شيء من هذا القبيل يحدث. |
böyle bir an insanın başına sadece bir kez gelir. | Open Subtitles | لحظة من هذا القبيل يحدث مرة واحدة فقط. |