Çünkü garantisini bile veririm, Henry'in bu binada ajanları var. | Open Subtitles | لانني اضمن لكي ان هنري لديه جواسيس في هذا المبنى |
Bir daha bu binada uyuduğunu görürsem her şey biter, kovulursun. | Open Subtitles | إذا وجدتك نائماً في هذا المبنى مجدداً هذا كل شيء ستطرد |
Dosyanın katiyen, bu binadan çıkmaması gerektiğini, söylememe gerek yok. | Open Subtitles | لا أريد أن يغادر الملف هذا المبنى مهما كان السبب |
O orospu çocuğu belki bu binadan konuşmuyordu ama yakındaydı. | Open Subtitles | لم يكن الوغد يتحدث من هذا المبنى ولكن كان قريباً |
Tamam, Karinski bu binaya iki yıldır sahip, öyle mi? | Open Subtitles | حسنا , اذا كارنسكي امتلك هذا المبنى لمدة عامين ؟ |
Bütün bildiğim bu bina, zengin ve kaçık birine aitti. | Open Subtitles | كل ما أعرف أن هذا المبنى لعجوز ثري غريب الأطوار |
bu binanın çevredeki manzaranın bir parçası olmasını ve ufukla birleşmesini istedik. | TED | لذا قررنا أن نجعل هذا المبنى ضمن المناظر الطبيعية المحيطة ودمجه بالأفق. |
Uzun süre önce bu binada bir zamanlar yaşamış bir ruh. | Open Subtitles | إنها الروح التي أعتادت العيش في هذا المبنى منذ وقت طويل. |
Bu yüzden bu binada yapmak istediğimiz ilk şey hava sistemine bakmak oldu. | TED | لذلك اول شئ اردنا عمله في هذا المبنى هو ان ننظر الى نظام الهواء. |
Dünyanın en iyi girişimcilerinden bazıları şu an bu binada ve bu topluluklarda. | TED | ولدينا بعض من أفضل روّاد الأعمال في العالم في هذا المبنى وفي هذه المجتمعات الآن. |
Biliyor musunuz, sen ve adamların etrafta dolaşmanız benimle ve bu binada çalışan herkes için ne denli sinir bozucu bir şey? | Open Subtitles | هل تعرف كم يثير الأعصاب هذا على كل شخص يعمل معي في هذا المبنى لأنك ورجالك تدسون أنوفكم ؟ |
Tamamen güvende olacaksın. bu binada 30 polisimiz var. | Open Subtitles | ستكونين بأمان تماماً، يوجد 30 رجل شرطة في هذا المبنى |
Önce, sen bu binadan düşeceksin ve sonra ben aileni bulacağım. | Open Subtitles | أولاً، ستقفز من هذا المبنى بعدها سوف أتي لإعثر على عائلتك |
Peki siz nasıl hissederdiniz, benim yerimde olsaydınız? bu binadan çıkıp da, dışarda askerlerle dolu | TED | أيمكنكم تخيل إحساسكم في تلك اللحظة لو كنتم مكاني ؟ أيمكنكم تخيل المشي خارج هذا المبنى |
Seni bu binadan çıkarmalıyım. Hadi yürü. | Open Subtitles | لقد حصلت على الأذن من الخروج من هذا المبنى هيا |
The New York Times bu binaya mucize demişti. | TED | اعتبرت نيو يورك تايمز هذا المبنى كمعجزة. |
bu binaya bakıp, günümüzdeki hastaneleri düşündüğümde, beni etkileyen bu binanın duruşu oluyor. | TED | عندما أنظر إلى هذا المبنى ثم أفكر بشأن المستشفيات اليوم، ما يدهشني هو طموح هذا المبنى. |
Bizden habersiz, hiç kimse, bu binaya giriş - çıkış yapmayacak. | Open Subtitles | لا أريد أي أحد أن يدخل أو يخرج من هذا المبنى دون تصريح ملائم |
Ama bu bina, içindeki herkesi ve kanıtları yok edebilmek için bombalarla sarılı. | Open Subtitles | لكن هذا المبنى يحتوي على قنابل وضعت بداخله لتدمير أي و كل دليل |
bu binanın Üç Ana'yla bir şekilde bir bağlantısının olduğuna inanmış. | Open Subtitles | وهي مقتنعة بأن هذا المبنى له ارتباط مع هؤلاء الأمهات الثلاث |
bu binadaki birisi buna benzer bir şey üzerinde çalışıyor. | Open Subtitles | شخص ما في هذا المبنى يعمل على شيء مثل ذلك |
Şu telefonu al, Bay bu binayı Yöneten Adam'ı ara. | Open Subtitles | .. إلتقطى هذا الهاتف .. وأتصلي بمن يدير هذا المبنى |
O bina, beni çizim ve tasarım yapmak için esinlendirdi. | Open Subtitles | هذا المبنى ألهمني لأبدأ الرسم و، و تصميم الأشياء. |
Bu tesis dünyadaki diğer yüz tesisten sadece birisi. | Open Subtitles | هذا المبنى واحد من ضمن مائة مثله متناثرين حول العالم |
o binada 25 yıl çalıştım. | Open Subtitles | لقد عملت فى هذا المبنى لخمسة و عشرون عاما |
Yarım düzine insan, buna karım da dahil, o binanın içinde silahlı bir deli ile birlikte. | Open Subtitles | قرابة الستّة أشخاص، بما في ذلك زوجتي في هذا المبنى مع مجنون مسلّح. |
Kuyruğunun etrafına bir kapan kuracaklar ve seni o binadan kaçırmaya çalışacaklardır. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء ليربطون ..الأمر بك و دفعك هاربا من هذا المبنى |
66. karayolu Şu binanın altında geçiyor. | Open Subtitles | يقود الطريق 66 بالضبط إلى داخل هذا المبنى |