Ama şurada alttaki bu metal çok daha yeni ve üzerinde modern bir kimlik tanımlaması var. | Open Subtitles | هذا المعدن تحتهما أحدث بكثير وهناك ختم تعريف حديث |
Babam bu metal yığınını görünce bayılacak. "Gazoz kutusuna canım feda." | Open Subtitles | سيقوم والدي بالإستفادة من هذا المعدن الخردة |
Büyük yok oluşa bu metal neden oldu. | Open Subtitles | هذا المعدن ما تسبب في الانقراض العظيم |
Çok yüksek sıcaklıklarda çalışarak antik metalin gücünü serbest bırakıyorlar. | Open Subtitles | بالعمل في حرارة أعلى، يمكنهم إطلاق طاقة هذا المعدن العتيق. |
bu günlerde Dünya'da altın üretebiliyoruz; ama her şeyden önce, bu değerli metalin bizim gezegenimize nasıl gömüldüğünü anlamak için, yukarıya doğru yıldızlara göz dikmeliyiz. | TED | ولكن لكي نفهم كيف أصبح هذا المعدن النفيس جزءاً من كوكبنا في بادئ الأمر ، علينا أن ننظر إلى الأعلى نحو النجوم. |
O zaman Cliff'i veya ailesini bulup o metal parçasını göndererek barımızı açalım! | Open Subtitles | حسناً لنجده أو عائلته سوف نرسل هذا المعدن |
Bir an o metal parçalarının insanları kestiklerim hayal ettim. | Open Subtitles | للحظةتخيلتأننيرأيت... هذا المعدن من خلال هؤلاء الناس |
bu metal tüm binayı sarıyor. | Open Subtitles | هذا المعدن يُحيط بالمبنى بأكمله. |
bu metal plaka onlarca yıllık. | Open Subtitles | هذا المعدن عمره عقود |
Bunca metalin var ama öldürmek amacıyla kullanmıyorsun. | Open Subtitles | كل هذا المعدن ولا تستطيع حتى استخدامه للقتل؟ |