Peki, Bu kötü değildi, ama bir şeyi unutma, monolog yaparken, konuşmanın iki tarafını da oynamazsın, devam edip giden bir konuşma seçersin. | Open Subtitles | حسناً، لم يكن هذا سيئاً. لكن، يجب أن تتذكر أنه عندما تقوم بتمثيل المونولوج، فأنت لا تؤدي طرفي المحادثة. |
Bu, "Bu kötü olabilir. | Open Subtitles | أوه، قد يكون هذا سيئاً وقد يكون ذلك سيئاً |
Eğer biri bunu öğrenecek olursa, çok çok kötü olur. | Open Subtitles | إذا علم أي شخص بشأن هذا فقد يكون هذا سيئاً سيئاً جداً |
Eğer biri bunu öğrenecek olursa, çok çok kötü olur. | Open Subtitles | إذا علم أي شخص بشأن هذا فقد يكون هذا سيئاً سيئاً جداً |
Ötekine kıyasla bana o kadar da kötü görünmedi şimdi bu. | Open Subtitles | حسناً, بما أني كنتُ أفكر بشئ آخر أنا لا أجد هذا سيئاً للغاية. |
O kadar da kötü değildi, değil mi? | Open Subtitles | لم يكن هذا سيئاً للغاية .. أليس كذلك؟ |
Bunun kötü olup olmadığını bilmiyorum, ama, hey, beni incitme. | Open Subtitles | لا أعلم إن كان هذا سيئاً لكن "لا تؤذني" |
kötü bir şey olduğunu biliyorum yeni yıl kutlamalarını izlemek istedik. | Open Subtitles | وأعلم أن هذا سيئاً ولكننا أردنا مشاهدة سقوط الكرة |
Düşündüğün kadar kötü olamaz, ve kim bilir... | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون هذا سيئاً كما تعتقدين ، من يعلم |
- Bu kötü bir durum değil mi? | Open Subtitles | أليس هذا سيئاً ؟ |
KORIE: Bu kötü olurdu. | Open Subtitles | سيكون هذا سيئاً |
- Bu kötü mü olurdu? - Evet, öyle. | Open Subtitles | سيكون هذا سيئاً - نعم, نعم - |
Rochelle, Bu kötü görünüyor. | Open Subtitles | روتشيل)، يبدو هذا سيئاً) |
Bak Bu kötü işte. | Open Subtitles | . هذا سيئاً |
Bunun çok basit olduğunu düşünüyordum ama makinenin kontrolünü aldıktan sadece 30 saniye sonra durdurmayı başardım, ki bu çok kötü. | Open Subtitles | ظننت الأمر سيكون بسيطاً.وعندما توليت مسئوليتها لنصف دقيقة فقط تسببت في إيقافها.كان هذا سيئاً |
çok kötü oldu. Bir sürü uyuşturucuları ve... pişmiş patates barları vardı. | Open Subtitles | اووه لقد كان هذا سيئاً جدا ,كان لديهم اطنان من المخدرات |
Durum çok kötü, farkındayım ama tam anlamıyla beraber olmasak bile bu işi beraber yapmamız hoşuma gitti. | Open Subtitles | أعلم أن هذا سيئاً.. لكنهُ نوعاً جيداً أننا نفعلهُ سوياً رغم أننا لسنا معاً. |
Şey, o kadar da kötü değildi. | Open Subtitles | حسناً ، لم يكن هذا سيئاً للغاية |
Gördün mü bak, o kadar da kötü değilmiş, değil mi? | Open Subtitles | أرأيت , لم يكن هذا سيئاً, صحيح؟ |