"هذا غير صحيح" - Traduction Arabe en Turc

    • Bu doğru değil
        
    • Bunun doğru olmadığını
        
    • Doğru değil bu
        
    • öyle değil
        
    • Bu doğru olamaz
        
    • Yanlış
        
    • ise bunun doğru
        
    • bu kesinlikle doğru değil
        
    Yalnızca o araçların elektronik etkinliğe sahip olacağı söyleniyor ama Bu doğru değil. TED يدعون أنهم سيكونوا الوحيدين الذين يملكون سيارات كهربائية فعالة، لكن هذا غير صحيح.
    Masrafları aksesuar ve figüranların arkasına saklıyor. Bu doğru değil. Open Subtitles إنها تخفي مبالغ ضخمة بداع الديكورات والإضافات، هذا غير صحيح
    Bu doğru değil. Koothrappali ve Wolowitz her zaman geliyor. Open Subtitles هذا غير صحيح كوثربلي و وولتس يأتيان هنا طوال الوقت
    Bu doğru değil. Doğru görünmüyor. Bu Yanlış bir şey. Open Subtitles إن هذا غير صحيح فقد كانت متزوجة مني يا سكوت
    Ayrıca çok çirkin ve ikincisi, Bunun doğru olmadığını biliyorsun. Open Subtitles و بشع ايضاً ثانياً , تعرفين ان هذا غير صحيح
    Bu doğru değil. Bu iki duvarın beyaz olması lazım. Open Subtitles هذا غير صحيح ، ينبغي أن يكون هذان الحائطان أبيضان
    Çoğu kadın, erkekler çocuk gibidir der. Ama Bu doğru değil. Open Subtitles كثير من النساء يقولون أن الرجال كالأطفال ولكن هذا غير صحيح
    Bu doğru değil. Brooks Brothers'dan sana küçük bej rengi bir takım almıştım. Open Subtitles هذا غير صحيح,لقد أحضرت لك بدلة صوف في بروكس بروزرس.إنها هناك
    Öyle söyleme. Bu doğru değil, Neal. Open Subtitles لا تقل هذا عن نفسك هذا غير صحيح يا نيل, حقا إنه غير صحيح
    Hayır, hayır. Bu doğru değil. Open Subtitles لا, هذا غير صحيح هذا غير صحيح على الإطلاق
    Açıkça sizin durumunuzda Bu doğru değil. Open Subtitles ولكن من الواضح أن هذا غير صحيح في مثل حالتك
    Bu doğru değil! Aşk bizim bütün etrafımızda, komşularımızda. Open Subtitles هذا غير صحيح ، الرومانسية موجودة حولنا ، في حيّنا السكني
    Hayır, ama bence Bu doğru değil. Open Subtitles لا، ولكنني مازلت أعتقد بأنَّ هذا غير صحيح
    Hayatınızı cehenneme çevireceğimi düşünebilirsiniz ama Bu doğru değil. Open Subtitles ربما تعتقدون أنني سأحيل حياتكم جحيماً لكن هذا غير صحيح
    Onun gibi. Hiçbir şey yapılamazdı diyorlar. Ama Bu doğru değil. Open Subtitles والجميع مثله يقولون أن لا يمكن فعل شيء لكن هذا غير صحيح
    Bu doğru değil. O inanılmaz yetenekli bir sanatçı. - Remy! Open Subtitles هذا غير صحيح إنها فنانة متعددة المواهب بطريقة كبيرة
    - Onun eline silahı sen verdin. - Bu doğru değil. Open Subtitles أنت الذي وضعت ذلك المسدس في يده هذا غير صحيح
    İnsanlar öyle söyler... ama Bu doğru değil, dostum. Open Subtitles الناس تقول ذلك لكن هذا غير صحيح صدقني، أنا أعرف
    Sonra ise Bunun doğru olmadığını öğrendik. TED لذلك، لقد أتينا لنكتشف أن هذا غير صحيح.
    Duygularımızı dışa göstermede bu örümcekten daha fazla yetkimiz olduğunu düşünüyor olabiliriz ama belki de öyle değil. TED وقد نعتقد أننا نمتلك قدرا من التحكم في ما يظهر من حالتنا الداخلية أكثر من العنكبوت، ولكن ربما هذا غير صحيح.
    -Çarpmanın etkisi olmalı. -Hayır, Bu doğru olamaz. Open Subtitles لا بد ان الانفجار قد اصاب جسده بشئ لا هذا غير صحيح
    bu kesinlikle doğru değil; bilhassa, yapboz ile üretici bir çözüm vadediyor. TED ومن الواضح أن هذا غير صحيح. لسبب رئيسي، هو أن الشركة المصنعة تضمن بأن هناك حل للأحجية.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus