Hey, bu çok uzun zaman önceydi. Hadi tutmak aramızda, tamam mı? | Open Subtitles | لقد كان هذا منذ وقت طويل فلنبقي هذا بيننا ، حسناً ؟ |
Uzun zaman önceydi ve hala yaşıyor mu yoksa öldü mü bilmiyoruz. | Open Subtitles | كان هذا منذ وقت طويل ولازلت لاأعرف اذا كانت حيه أم ميته |
Önemli değil, uzun zaman önceydi, çok kalabalık bir partiydi. | Open Subtitles | لا بأس ، لقد كان هذا منذ وقت طويل . عندما تقابلنا ، في إحدى الحفلات المزدحمة |
Üzerinden Çok zaman geçti Howard. | Open Subtitles | ألم تعلمي أني سأكون هنا؟ لقد حصل هذا منذ وقت طويل هاورد. |
Eğer seni öldürecek olsaydım, bunu uzun zaman önce yapardım. | Open Subtitles | إن كنت أريد قتلك كنت سأفعل هذا منذ وقت بعيد |
Lordlarım, uzun süredir bu anı bekliyorduk. | Open Subtitles | . أيها اللوردات , أنتظرنا هذا منذ وقت طويل |
Ona şampanya aldım ama baya zaman geçti. Ne yaptın? | Open Subtitles | جلبت لها كأس شامبانيا، لكن هذا منذ وقت طويل |
Uzun zaman önceydi. Çılgınca aşıktık, ama çok gençtik. | Open Subtitles | كان هذا منذ وقت طويل كنا مجنونان بالحب لكن صغيران جداً |
Çok uzun zaman önceydi ve işi berbat ettiğinin farkında. - Bebeğim. | Open Subtitles | كان هذا منذ وقت طويل , وهو يعلم انه أخطأ |
Bu çok uzun zaman önceydi. Muhtemelen herkes unutmuştur. | Open Subtitles | لقد كان هذا منذ وقت طويل فربما قد نسوا الموضوع |
Bu üniversitede, uzun zaman önceydi ve hâlâ çocuktuk. | Open Subtitles | لقد كنا مجرد صغارا في الجامعة. كان هذا منذ وقت طويل. |
Evet, uzun zaman önceydi. Bu konuda konuşmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسناً، كان هذا منذ وقت طويل لا أريد الحديث عن الأمر |
Senenin bir önemi yok. Uzun zaman önceydi. | Open Subtitles | السنوات لا تهم كان هذا منذ وقت طويل مضى |
Tamam mı? Bir keresinde 203 numarada bir kız vardı.. çok zaman önceydi, sen burada değildin. | Open Subtitles | حسناً, كانت هناك فتاة في شقة 203, كان هذا منذ وقت طويل, أنت لم تكن هنا... |
Çok zaman oldu. | Open Subtitles | كان هذا منذ وقت طويل ، لكن |
Annem, babam ve ben, bunu uzun zaman önce söylemeliydik sana. | Open Subtitles | أمي وأبي وأرجو أن يكون قال لك هذا منذ وقت طويل. |
Ben onu uzun zaman önce bıraktım ama farklı sebeplerden. | Open Subtitles | انا توقفت عن هذا منذ وقت طويل لكن لأسباب أخرى |
Çok uzun bir süredir bu gerçekle huzur içindeyim. | Open Subtitles | لقد شعرت براحة بال مع هذا منذ وقت طويل |
Çok uzun süredir bu işle ilgileniyorum yani. | Open Subtitles | أفعل هذا منذ وقت طويل ما أقصده. |
Bir şans var mı? Eskiden öyle düşünüyordu ama üstünden uzun zaman geçti. | Open Subtitles | كانيعتقدذلك، ولكن هذا منذ وقت طويل |