İçimde anlamadığım için beni korkutan bir güç var. - bu gücü istemiyorum. | Open Subtitles | هذه القدرة بداخلي و هي تخيفني لأنّي لا أفهمها، و أريد إخراجها و حسب. |
bu gücü başka amaçlar için kullanmayacağıma dair yemin ettim. | Open Subtitles | "لقد أقسمت على ألّا أستخدم هذه القدرة لأيّ غرض آخر" |
Donny bu yeteneği nasıl elde etti? | Open Subtitles | لذا، كيف دوني عندها إكتسبت هذه القدرة المدهشة؟ |
Bu güç gökyüzünde, o objeyi gördükten sonra mı ortaya çıktı? | Open Subtitles | هذه القدرة بدأت في الليلة التي شاهدت فيها هذا الشيء في السماء؟ |
Farklı hissediyorum... Sanki eskiden olmayan bu güce sahipmişim gibi. | Open Subtitles | كأن لدي هذه القدرة التي لم تكن لدي من قبل |
Ama bu yeteneğe sahip olmanın utanılacak bir tarafı yok, değil mi? | Open Subtitles | لكن لا يوجد حرجاً أن يكون لي مثل هذه القدرة , صحيح؟ |
Sakladığın bu yetenek şeytanca gelebilir ama bugün bu bir lütuf. | Open Subtitles | هذه القدرة التي أُخفيها تجعلني في أوقات أبدو كشيطان, لكن اليوم هي هدية |
Çoğu insan bu güce yaklaşamamıştır bile. O güce sahip olduklarını bile bilmezler. | Open Subtitles | معظم الناس لا يلمس هذه القدرة ولا يعلم أنه يملكها |
Bunu biliyorum. Ensende boza pişirdiysem sende bu yeteneğin... | Open Subtitles | كنتُ أقسو عليك لأنّي كنت أعلم بأنّ لديك هذه القدرة بداخلك |
Diğer bir deyişle davetsiz misafirlerimizi yok etmek için bu gücü kullanacağım. | Open Subtitles | بمعنى آخر، يجب أن أستخدم هذه القدرة لتدمير الدخلاء. |
bu gücü kimden çaldın? | Open Subtitles | يا إلهي، هل سرقت هذه القدرة من أحدهم؟ |
Örümceğe mensup olmayanlara karşı bu gücü kullanmaya kalkarsam sözüm yerine gelecek ve anında öleceğim. | Open Subtitles | "وإن استخدمت هذه القدرة على أحدٍ غيرهم فسأسموت" |
bu gücü başka amaçlar için kullanmayacağıma dair yemin ettim. | Open Subtitles | "لقد أقسمتُ ألّا أستخدم هذه القدرة لغرض آخر" |
-Meteor taşlarının ona bu yeteneği verdiğini, düşünüyorsun. | Open Subtitles | تعتقدين أن أحجار النيازك هو ما منحها هذه القدرة |
bu yeteneği size yardım etmekle kullanmak istedim. | Open Subtitles | وعلمت في هذه اللحظة أن يجب أن استخدم هذه القدرة لمساعدتكم |
- Henüz. Ama bu yeteneği edinmenize sadece bir mutasyon var. | Open Subtitles | ولكن أنتم على وشك طفرة واحدة كي تكتسبون هذه القدرة |
Sizin de içinizde Bu güç var. Ustalaşmanız için sizi eğiteceğim. | Open Subtitles | أنتم يا أطفال لديكم هذه القدرة بداخلكم . وسوف أعلمكم كي تستطيعون التعامل بها |
Zincir Kafesi. Zincir Kafesi: Bu güç yalnızca örümceklere karşı kullanılabilir. | Open Subtitles | "سلسلة السجن، هذه القدرة تُستخدم ضد العناكب لا غير" |
Yunan mitolojisinde bu güce bir Tanrı hükmediyordu Zeus. | Open Subtitles | في الأساطير اليونانية هذه القدرة خاصة بإله واحد زيوس |
Bak, zaman gezgincisi olmak istiyor olman bu yeteneğe kavuşacağın anlamına gelmiyor. | Open Subtitles | أنظر، ليس لأنك تريد ان تكون مسافراً عبر الزمن يعني أن هذه القدرة التي ستحصل عليها |
Bir sebepten dolayı bu yeteneğe sahibim harekete geçmem lazım ve sen de bana bunu söylüyordun. | Open Subtitles | لأنه اكثر من مجرد وحمة لقد حصلت على هذه القدرة لسبب و ما أحتاج لفعله هو التصرف |
Onların bu yetenek ile bir iş bulacağını biliyorduk. | Open Subtitles | كنت أعرف أنها سوف تجد وظيفة مع هذه القدرة. |
O güce sahip olmayı seveceğim. | Open Subtitles | سأتمتّع بحصولي على هذه القدرة |
Aslında, bu yeteneğin güzel bir şey olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد ظننت ان هذه القدرة ستكون شيئاً عظيماً |
Onu öldürdüğünden dolayı vicdan azabı çektiğini söyledi ve o zaman fark ettim ki elimde böyle bir güç var ama ben kullanmıyorum. | Open Subtitles | قالت أنّكِ تتحمّلين كامل الذنب عن قتلها وحينها أدركت أنّي أمتلك كلّ هذه القدرة وتجاهلتها |