Neyse, benim de çamaşır atmam lazım çünkü Bu kıyafetler çok pis. | Open Subtitles | بأي حال، أحتاج أن أغسل ملابسي أيضًا، لأن هذه الملابس قذرة للغاية. |
Bu kıyafetler, büyük mağaza işi değil. Gerçek bir kürk. | Open Subtitles | هذه الملابس ليست مشكلة بإدارة المتجر هذا إيرمين حقيقي |
Beyaz kürklü sarı bir ceket, bir sarı ve bir siyah korsaj ve bu kıyafetleri birçok başka tabloda görürsünüz, Vermeer'in tablolarındaki başka kadınlarda. | TED | ومن بينها معطف أصفر مع فراء أبيض وكورساج أصفر وأسود وترى هذه الملابس في عدد من لوحاته نساء مختلفين في لوحات فيرمير |
Bu elbiseleri ve bu küçük kiliseyi ve seni seviyorum. | Open Subtitles | أحب هذه الملابس و الكنيسة الصغيرة. و إنّي أُحِبّكْ. |
Parasıyla bile ısınamazsınız ancak Bu giysiler sizi ısıtır. | Open Subtitles | ليست هناك تدفئة لكن هذه الملابس ستجلعه يدفئ |
Bir, ismim zaten yazılı ve iki, bu giysileri çıkarmayacağım. | Open Subtitles | أولاًَ، اسمي بالفعل عليها ثانياً، هذه الملابس لن أخلعها ابداً |
Bütün Bu elbiseler, bütün bu kitaplar. | Open Subtitles | ، كل هذه الملابس هناك كل هذه الكتب الفنية |
Bilirsin, seni her düşündüğümde... üzerinde Bu kıyafetler oluyor. | Open Subtitles | تعلمين كلما أفكر فيك وأنت تلبسين هذه الملابس |
Ama bu süre içinde, tüm Bu kıyafetler iade edilmek zorunda. | Open Subtitles | لكن بالوقت الراهن كل هذه الملابس يجب ان ترجعيها |
Bu kıyafetler, o araba. Her şeyim bu. | Open Subtitles | هذه الملابس, تلك السيارة, هذا كل ما أملكه. |
Beni bu kıyafetleri çıkardığımda görsen... | Open Subtitles | إذا أمكنكِ فقط أن تريني .. خارج هذه الملابس |
Washington'a döndüğümde ilk yapacağım şey bu kıyafetleri yakmak olacak. | Open Subtitles | اول شي سافعله عندما اعود الي العاصمة ساحرق هذه الملابس لذلك.. |
Bu elbiseleri almakta ne kadar zorlandım bilemezsin. | Open Subtitles | أنت لا تعرفين أي عناء واجهته للحصول على هذه الملابس. |
Yabancı bir kadının yanında farklı bir dili konuşurken, farklı yemekler yerken, Bu elbiseleri giyerken. | Open Subtitles | بجانب هذه المرأة الغريبة. وتتحدث هذه اللغة تتناول طعام غريب ، وترتدى هذه الملابس |
Bu giysiler buraya hangi mucize eseri girdi? | Open Subtitles | وبأى معجزه وجدت هذه الملابس طريقها الى هنا |
Rasila, bu giysileri ve takıları götür, Bunlar Leela için. | Open Subtitles | راسيلا ، خذي هذه الملابس والحلي ، انها لـ ليلا |
Bir tanem, sence Bu elbiseler bana yakışıyor mu? | Open Subtitles | حبيبتي، هل تعتقدين أن هذه الملابس تناسبني حقاً؟ |
Evet, Bunlar dün gece giydiğim kıyafetler ve hayır, bu utanç yürüyüşü değil. | Open Subtitles | أجل، هذه الملابس التي ارتديتها الليلة الماضية و كلاّ، لن أقوم بمشية الخزي |
bu kıyafetlerin yemek partisi için pekte iyi olduğunu zannetmiyorum. | Open Subtitles | لست واثقة من ان هذه الملابس بالشيء المناسب لحفلة عشاء |
bunları assan iyi olur, burada iyice kırışacaklar. | Open Subtitles | من الأفضل رفع هذه الملابس من على الأرض سوف تتجعد |
Hangara basınç vermek için, Bu kıyafetlerden kurtulmak için. | Open Subtitles | - حتى نتمكن من إعادة تكييف ضغط القاعدة حتى نتمكن من خلع هذه الملابس |
Bu kıyafeti giymek zorunda kalan kızcağıza acırım. | Open Subtitles | أشعر بالأسى تجاه الفتاة التي سيتوجب عليها لبس هذه الملابس |
"Bu kıyafet önceden lekeliydi ve yapabileceğimiz bir şey yok" dedi ve kıyafeti kaldırıma attı. | Open Subtitles | وقالت أن هذه الملابس ملطخة من قبل وأنه لا علاقة .لنا بالأمر ورمتها خارج المتجر |
Şey, en azından Bu elbiselerin parasını geri ödeyecek kadar... | Open Subtitles | هل تعتقد إننا سنجمع أموالاً كثيره؟ حسناً، ما يكفي لتسديد ثمن هذه الملابس على اية حال |