Üç bin dönüm, genç ağaçlar. Malaylı bir Çinliye ait. Satması gerekiyor. | Open Subtitles | ثلاثة الالاف هكتار من الأشجار الصغيرة, تخص احد الصينيين المالايو, وهو مجبر على بيعها |
Yerini aldım. Connecticut'ta bir yer, 2000 dönüm. | Open Subtitles | أشتريت الأرض مكان فى كونيتيكت، 500 هكتار |
Ladder'da belki de 250 bin dönüm arazimiz var, Bay McKay. | Open Subtitles | أصبحنا ربما نصف مليون هكتار هنا على السلّم، سيد مكاى |
Hep birlikte, tedarik zincirimiz, ortaklarımız aracılığıyla 35 milyon hektarlık ormanlık alanın belgelendirilmesini sağladık. | TED | الآن مجتمعين، من خلال سلسلة مواردنا، مع شركائنا، استطعنا أن نصدّق على 35 مليون هكتار من الغابات. |
Emma Dill, 48.000, Clarence Speer, 20.000 ve Jasper Lamar Crabb 100.000 dönümlük arazi satın almışlar. | Open Subtitles | 12,000. كلارن سبير 5,000. جاسبر لامار كراب 25,000 هكتار. |
Tassa tekniği uygulanan tarlada ise hektar başına 553 kilogram mahsül alındı. | TED | وقطعة الأرض بتقنية الري تاسا أثمرت 553 كيلوغرامًا من الدُخن لكن هكتار. |
Kralıyet.Kampı. Akka Kutsal Topraklar ,1191 | Open Subtitles | معسكر الملك , في هكتار الأرض المقدسة ، عام 1191 |
Bu küçük arazi aslında 2.000 dönüm, dostum! | Open Subtitles | هذه القطعة الصغيرة تغطي ما يزيد على 200 ألف هكتار يا صديقي |
44 bin dönüm iyi, verimli toprağım var... ama suyum yetişmiyor. | Open Subtitles | إننيّ أحوز على 11.000 هكتار منالأراضيالزراعيّةالمنتجةوالجيدة.. و إنني أستنفذ المـاء. |
"Birleşik Devletler'de yaşayan herkes 650 dönüm arazi sahibi olacak." | Open Subtitles | كل ساكنى الولايات المتّحدة له الحق في 160 هكتار من الأرض |
Ama binlerce dönüm arazileri var. | Open Subtitles | لكنهما كانا يمتلكان ألف هكتار من الأراضي |
Yaklaşık 16.000 dönüm bakir ormanı kesmeyi planlıyorlar. | Open Subtitles | .. إنهم يخططون لقطع أربعة آلاف هكتار من الغابات القديمة |
- Ne gerekiyor, birkaç yüz dönüm arazi mi? | Open Subtitles | وسوف نحتاج مئتا هكتار من اجل مزرعة اختبار ؟ |
5.5 milyon hektarlık bir alanı sadece birkaç ay içinde kaybettik. | TED | لقد فقدنا 5.5 مليون هكتار في غضون بضعة أشهر قليلة. |
Ormanın yaklaşık 200 bin hektarlık bölümü ile ilgileniyoruz. | TED | اهتممنا بما يقرب من مائتين ألف هكتار من الغابات الاستوائية. |
500 hektarlık harika bir arazi. Neden sattığını merak ediyorum. | Open Subtitles | مائة واثنا عشرة هكتار من افضل الاراضي بالمنطقة ، اتسائل لم بيعت؟ |
Şu anda 200.000 dönümlük krallığın sahiplerine bakıyorsun. | Open Subtitles | إنك تنظرين إلى ملاك إمبراطورية من 50 ألف هكتار. |
West Virginia'daki 105 dönümlük araziyi satın aldı ve.. Gesundheit Hastanesi'nin inşaatı şu sıralarda devam ediyor. | Open Subtitles | ولقد إشترى 105 هكتار غرب فرجينيا وبنى عليها مستشفى جيسنتهايد وهي حالياً تحت الإنشاء |
İster bir ons, ister bir hektar olsun, eğer bir çiftlikte hintkeneviri yetiştiriliyorsa... bu çiftliğe el konulabilir... ve satılabilir. | Open Subtitles | تزرع ماريجواناً في مزرعتك سواء كان أونس أو هكتار تلك المزرعة يمكن أن يستولى عليها وتلك المزرعة يمكن أن تباع |
İster bir ons, ister bir hektar olsun, eğer bir çiftlikte hintkeneviri yetiştiriliyorsa... bu çiftliğe el konulabilir... ve satılabilir. | Open Subtitles | تزرع ماريجواناً في مزرعتك سواء كان أونس أو هكتار تلك المزرعة يمكن أن يستولى عليها وتلك المزرعة يمكن أن تباع |
Locksley'li Robin, Huntingdon kontu, Akka kahramanı. | Open Subtitles | , (روبن من (لوكسلي . (إيرل (هانتينجدون) ، بطل (هكتار |
Bunun Akka'daki sevgili kralımıza bir yararı var mı? | Open Subtitles | هل هذا سيساعد ملكنا المحبوب في (هكتار) ؟ |
diye duyarız Eğer bu şekilde yaparsanız, bakın 400 dönümden ne kadar gıda çıkarılabiliyor -- | TED | حسنا انظر كم من الطعام تستطيع الانتاج على ١٠٠ هكتار إذا فعلت هذا النوع من |
Ekinlerin havadan ilaçlanmasını istiyorum. | Open Subtitles | هذه المنطقة بأكملها، حوالي 80 هكتار بحاجة للرش |