Sarı sinüs dalgasında Üç tane doruk olduğunu görüyor musunuz? | TED | هل ترون كيف انه هناك ثلاث قمم لموجة اقتران الجيب ذي اللون الأصفر؟ |
Suç tarihinde sadece Üç tane soygun hakiki bir şaheser olarak dikkate alınır. | Open Subtitles | في تاريخ الجرائم هناك ثلاث سرقات فقط يمكن اعتبارها تحف فنية عبقرية |
Los Angeles'da Üç tane, Phoenix'de de iki tane orospu benimle alay etmişti. | Open Subtitles | هناك ثلاث كلبات في لوس انجليس واثنان في فينيكس لذلك تعبث معي |
- Üç banyosu var. Bugün de gösterime açık. | Open Subtitles | هناك ثلاث حمامات ولديهم عرض دعائي اليوم |
Yoldan üç tank geliyor. Harekete geçseniz iyi olur. | Open Subtitles | هناك ثلاث دبابات قادمين من هذا الطريق أقترح عليك الإستعداد |
Şimdi Üç tane var. Geçmek, kalmak ve potansiyel. | Open Subtitles | الان اصبح هناك ثلاث نتائج,ناجح,خاسر.وذو امكانيات |
Er MacDonald'ın öldüğü gece kesik yarası olan Üç kişi olmuş. | Open Subtitles | في الليلة التي مات فيها البحار ماكدونالد ، كان هناك ثلاث مصابين |
Ve biz burada üç kilit yol olduğunu gördük: İlk olarak beden özgüveni için eğitim vermeliyiz. | TED | هناك ثلاث طرق لصنع التغيير أولها التوعية بأهمية الثقة بالشكل |
Ama Eva Kane'in kızı olabilecek yaşlarda Üç tane kadın var. | Open Subtitles | ولكن هناك ثلاث نساء لهن نفس عمر ابنة أيفا كين. |
Son yüzyılda sadece Üç tane Baş Büyücü doğdu. | Open Subtitles | هناك ثلاث سحره من المرتبه الاولي ولدوا من مائة سنه فاتت. |
Saatlerin içinde sınırdan geçirilmiş Üç tane mikroçip var. | Open Subtitles | هناك ثلاث شرائح صغيرة مخبأة في مؤخرة الساعات |
Saatlerin içinde sınırdan geçirilmiş Üç tane mikroçip varmış. | Open Subtitles | هناك ثلاث شرائح صغيرة ، مخبأة في مؤخرة الساعات |
Üç tane çocuk daha vardı ama gelirken düştüler arabadan zâhir. | Open Subtitles | كان هناك ثلاث أطفال آخرين لكن لا بدّ أنهم قد سقطوا من السيارة بالطريق |
Volm aygıtları nehrin ötesinde Üç tane tabur olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | هناك ثلاث كتائب ميكس عند الجسر هذه كانت الأولى. |
"Çok eski zamanlarda, ikisi dişi olmak üzere Üç tane yarasa yaşarmış. | Open Subtitles | في قديم الزمان - كان هناك ثلاث خفافيش ذكر واثنين من الاناث |
Bu giyside Üç tane parça bulunuyor ve hangi koşulda olursa olsun bu parçalardan biri veya birkaçı tamamen veya kısmen kaybolmak için suyun yansıtıcı tayfına uyacaktır, son parça veya parçalar da su sütununda karmaşa sağlayan bir profil yaratacaktır. | TED | هناك ثلاث صور على هذه البذلة، وبكل الحالات، واحدة أو أكثر من هذه الصور ستتطابق مع الطيف المنعكس للمياه حتى تختفي بالكامل أو بشكل جزئي، تاركة آخر صورة أو صور لإنشاء تشخيص مخادع في عمود المياه. |
- Üç yollu eğlence. - I-ıh | Open Subtitles | هناك ثلاث طرق للمتعة |
- Üç tane yok. | Open Subtitles | ليس هناك ثلاث حلمات |
Yoldan üç tank geliyor. Harekete geçseniz iyi olur! | Open Subtitles | هناك ثلاث دبابات قادمين من هذا الطريق أقترح عليك الإستعداد |
- Hayır. Sadece Üç tane var. | Open Subtitles | أجل هناك ثلاث فقط |
- Niye Üç tane var? | Open Subtitles | لكن لماذا هناك ثلاث حلمات ؟ |
-Birbirlerine çok benzeyen Üç kişi vardı diyorum. | Open Subtitles | انا اقول ان هناك ثلاث اشخاص يبدون متماثلات جدا |
- Arayı aç. Daha sosisli olsun. - burada üç kız var. | Open Subtitles | إنشقاق أكثر، كلاب أكثر هناك ثلاث فتيات |