| Merdivenlere doğru git ve bir adam var mı diye bak bakalım. | Open Subtitles | اذهبِ إلى الدرج وتحققي من ما إذا كان هناك رجلاً أم لا |
| Varınca yalnız olmadığını görüyor. Bir adam var... | Open Subtitles | ثم وجد أنه ليس وحيداً,هناك رجلاً آخر كان خناك |
| Evet ama buradan ayrılmak istemiyorum. Sanırım beni takip eden bir adam var. | Open Subtitles | أجل لكنني لا أريد المغادرة أعتقد أن هناك رجلاً يطاردني |
| Masanızdaki şeyleri yiyen biri var, farkında mısınız? | Open Subtitles | هل تعلم أن هناك رجلاً يأكل شيئاً على منضدتك؟ |
| Yardım gerek. Peşimde biri var. Beni öldürmeye çalışıyor. | Open Subtitles | أننى بحاجه للمساعده هناك رجلاً يلاحقنى أنه يحاول قتلى |
| "Burunda yaşayan bir adam vardı." "Kendine krepten elbiseler yapan." | Open Subtitles | كان هناك رجلاً عجوزاً، صنع لنفسه ثوباً من القماش الرقيق. |
| İçeri girdik, sonra o madeni şey açıldı, içinde ölü adam vardı. | Open Subtitles | لقد كنا بالداخل وهذا الشىء المعدنى أنفتح وكان هناك رجلاً ميتاً بداخله |
| Çünkü başımızda, adına "güzellik" denen şeyi yönetip, kontrol edemeyen, bu yüzden de onu yok etmek isteyen bir adam var. | Open Subtitles | لأن هناك رجلاً ليس بوسعه أن يحكُم التضاريس تسمى جمالاً، لذلك هو يريد القضاء عليه. |
| Köpeğini beslerken seni gören bir adam var. | Open Subtitles | كان هناك رجلاً شاهدك عندما كنت تطعم كلبه |
| Burada gözlerini bana dikmiş bir adam var. | TED | هناك رجلاً يحدق بي بعيون واسعة مفتوحة. |
| Bir Farrell tarafından öldürülmüş bir adam var. | Open Subtitles | - هناك رجلاً قٌتل بواسطة أحد أفراد القبيلة |
| Aşağıda bir adam var. | Open Subtitles | هناك رجلاً بالأسفل |
| - Rack denen bir adam var bir de. - Rack mi? | Open Subtitles | هناك رجلاً يسمي راك راك ؟ |
| Ölü bir adam var. | Open Subtitles | هناك رجلاً ميتاً |
| Arkamı dönüp, anne dışarıda biri var dedim gidip baktı. | Open Subtitles | ثم عُدت إلى أمى و أخبرتها أن هناك رجلاً بالخارج ثم ذهبت و نظرت |
| Dışarıda arabanla uğraşan biri var. | Open Subtitles | هناك رجلاً في الخارج يسطو على سيارتك |
| Başka biri var? | Open Subtitles | أم أن هناك رجلاً آخر؟ |
| - Yerde biri var! | Open Subtitles | هناك رجلاً على الأرض! |
| Eve gittik, bir adam vardı ve yanında silahı vardı. | Open Subtitles | نحن ذهبنا الى بيتاً, كان هناك رجلاً, كان يمتلك مسدساً. |
| Bilirsin birkaç yıl önce kilise konseyinde bir adam vardı. | Open Subtitles | كان هناك رجلاً فى مجلس كنيستنا منذ بضعة سنوات |
| Eskiden Konoha'da Hiruko adında bir adam vardı. | Open Subtitles | في السابق، كان هناك رجلاً في كونوها يدعى هيروكو |
| Kalabalığın geri kalanından biraz daha büyük bir adam vardı. | Open Subtitles | كان هناك رجلاً أكبر من الحشد أتذكره لأنّه أنسلَّ إلى القسم الخاصّ، |