"هناك سبيل آخر" - Traduction Arabe en Turc

    • başka bir yolu
        
    • başka bir yol
        
    Onu buradan çıkarmanın başka bir yolu olmalı. Tavandan falan da olabilir. Open Subtitles لابد وأن هناك سبيل آخر لإخراجه من هناك لربما عبر السقف أو ما شابه
    Yaptım çünkü başka bir yolu yoktu. Open Subtitles "فعلتها لأنه لم يكن هناك سبيل آخر " "لأقصده"
    Ama başka bir yolu vardır. İş o noktaya gelmeyecek. Cisco, yardımın gerekecek. Open Subtitles ولكن هناك سبيل آخر لن تؤول الأمور لهذا
    Hayatını riske atmayacak şekilde yapabileceğimiz başka bir yol daha olmalı. Open Subtitles لابد وأن يكون هناك سبيل آخر من الممكن أن نسلكه ولا يعرض حياتكِ للخطر
    - başka bir yol olmalı. Open Subtitles -بحقك ! -لابد وأن هناك سبيل آخر
    başka bir yolu yoktu. Open Subtitles لم يكن هناك سبيل آخر
    başka bir yolu olmalı yâni, değil mi? Open Subtitles -حتمًا هناك سبيل آخر للعودة، صحيح؟
    - başka bir yolu vardır. Open Subtitles لابد أن هناك سبيل آخر لا يوجد
    Karşıya geçmenin başka bir yolu olmalı. Open Subtitles حتمًا هناك سبيل آخر للعبور.
    Belki başka bir yolu daha vardır. Open Subtitles ربما هناك سبيل آخر.
    Belki başka bir yolu vardır. Open Subtitles -ربّما هناك سبيل آخر .
    başka bir yolu daha olmalı. Open Subtitles -حتمًا هناك سبيل آخر .
    Ama başka bir yol daha var. Open Subtitles لكن هناك سبيل آخر
    Barbie hep başka bir yol olduğuna inanmıştı. Open Subtitles لطالما كان (باربي) مؤمن أن هناك سبيل آخر{\pos(190,220)}
    başka bir yol varsa söyle. Open Subtitles إذا كان هناك سبيل آخر أخبرني
    Her zaman başka bir yol vardır Flash. Her zaman. Open Subtitles هناك سبيل آخر دائمًا أيها (البــرق)، دائمًا
    Claire başka bir yol olabilir. Open Subtitles (كلاير)، لربما هناك سبيل آخر.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus