"هناك شيئان" - Traduction Arabe en Turc

    • iki şey var
        
    • İki şey
        
    • iki şey vardır
        
    • iki şeyi
        
    • birkaç şey var
        
    • iki şeye
        
    • iki şey vardı
        
    Dikkat etmemiz gereken iki şey var ve ikincisi arabamızı isteyecek insanlar. Open Subtitles هناك شيئان يجب أن نحترس منهما والثانية النّـاس الّـذين ربّـما يريدون سيّـارتنا
    Bu konuyla ilgili iki şey var. TED حسنًا، هناك شيئان أحبهما في هذه العملية.
    Los Angeles'a gittiğinizde kesinlikle yapmanız gereken iki şey vardır. Open Subtitles عند زيارة LA، هناك شيئان يجب عليك القيام به -
    Harvard'da insana iki şeyi öğretmezler. Open Subtitles هناك شيئان الذي هم لا يُعلّمونَك في كلية الأعمال في هارفاردِ.
    Şey, benim de söyleyip rahatlamak istediğim birkaç şey var da. Open Subtitles حسنا,هناك شيئان اود البوح بهما و اراحة صدري
    Bu dertli dünyada başarılı olmak için iki şeye ihtiyacınız var. Open Subtitles هناك شيئان فقط تحتاجانهما كي تنجحا في هذا العالم المضطرب
    Kafamdan söküp atamadığım iki şey vardı. Bir tanesi Dominic. Open Subtitles ولكن هناك شيئان لم استطع ان ابعدهما عن ذهنى , الاول هو دومنيك
    Yapmak zorunda olduğum iki şey var sadece, dinozorumu tamamlamak ve saat üçte evlenmek. Open Subtitles هناك شيئان يجدر بى عملهما أولاً : أنهاء الديناصور ثم سأتزوج
    Seni durduran iki şey var: korku ve sağduyu. Open Subtitles هناك شيئان يوقفك, الخوف و الأحساس المشترك
    Ticaret çok zor değildir, öğrenilecek iki şey var. Open Subtitles الآن، الأمر ليس معقداً. لكن هناك شيئان يجب أن تتعلماها.
    Bu dünyada tamamen güvendiğim sadece iki şey var: Open Subtitles هناك شيئان فقط أثق فيهما في هذا العالم بأكمله
    Bu dünyada dayanamadığım iki şey var! Open Subtitles هناك شيئان فقط لا استطيع ان افهمها في هذا العالم
    Sosyal medyasız hayattan size iki şey bildirmek isterim. TED هناك شيئان يمكن أن أُقِرّهم في عالم لا يستخدم وسائل التواصل الاجتماعي.
    Şöyle derdi: "Müzik'te sadece iki şey önemlidir: Ne ve nasıl. TED فقد قال: هناك شيئان فقط يجب أخذهما بعين الاعتبار في الموسيقى ماذا وكيف
    Bir denizci emir aldığında yapabileceği iki şey vardır. Open Subtitles هناك شيئان فقط البحار يمكنه فعلهم عندما يتلقى أمراً مباشراً
    Benimle anlaşma yaparken, g.tünü her zaman kurtaran iki şey vardır. Open Subtitles عندما تَتعاملُ معي ، هناك شيئان تنقذان حياتك
    Bu dünyada iki şey vardır Harika, içinde hissettiğin, seksi seks ve ölüm. Open Subtitles هناك شيئان في هذا العالم الجنس جميل و مثير و هناك الموت
    İki şeyi çok iyi bilmelisin. Birincisi, Kral benim. İkincisi ise: Open Subtitles هناك شيئان تحتاج لمعرفتهما انا الــمــلــك و الشيئ الثاني هو
    Belki insanlarda iki şeyi hemen fark ettiğimden: Open Subtitles ربما لأن هناك شيئان ألاحظهم سريعا جدا على الناس
    Şey, benim de söyleyip rahatlamak istediğim birkaç şey var da. Open Subtitles حسنا,هناك شيئان اود البوح بهما و اراحة صدري
    Çünkü, şu anda Amerika'nın iki şeye ihtiyacı var: Open Subtitles لانه اذا كان هناك شيئان تحتاجها امريكا الان سيكون اشعة الشمس والتفاؤل.
    Çocuklar, üniversitede ilk profesörlük günümde bilmeyi çok istediğim ama bilmediğim iki şey vardı. Open Subtitles يا أولاد ، بأول أيامي كمدرس جامعي لم أكن أعلم ان هناك شيئان أنني رغبت بفعلها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus