Eğer gözlerimi açarsam, aradığım şeyin zaten hep orada olduğunu göreceğimi anladım. | Open Subtitles | لقد أدركت للتو أن الشيء الذي كنت أبحث عنه كان هناك طوال الوقت لو أنني فتحت عيني جيدًا |
Sadece gece vardiyaları olduğu zaman değil, hep orada uyur. | Open Subtitles | ليس فقط عندما يكون على التحولات في وقت متأخر. ينام هناك طوال الوقت. |
Yedek olmalıyım çünkü sürekli orada değilim. | Open Subtitles | كان علي ان احجزها لإنني لن اكون هناك طوال الوقت |
Onun değildi fakat sürekli orada takılırdı. | Open Subtitles | . لم يكن كذلك . لكنه كان هناك طوال الوقت |
Tüm gün orada bekleyip... gece çökünce dışarı süzülüp, kadınları öldürüyor. | Open Subtitles | وهو يبقى هناك طوال الوقت وعندما يحل الليل يتسلل لقتل الفتيات |
- Hayır, hayır. gitmeliyim. - Başından beri orada mıydı? | Open Subtitles | كلا يجب ان اذهب هل كان هناك طوال الوقت ؟ |
Olamaz. Ben hep oraya giderim. | Open Subtitles | مستحيل ، انا كنت اذهب الى هناك طوال الوقت |
İleride muhtemelen sürekli oraya gidip geleceksin. | Open Subtitles | أعني, ربما قد ينتهي بك الامر بأن تذهب هناك طوال الوقت |
Bedava çorba veriyorlar. hep orada yerim | Open Subtitles | لديهم حساء بالمجان آكل هناك طوال الوقت |
Kendin ol yeter. Ben hep orada olacağım. | Open Subtitles | فقط كوني أنت, سأكون هناك طوال الوقت |
Uzaktan kumandayı hep orada buluyorum. | Open Subtitles | أنا أعثر على الريموت هناك طوال الوقت |
Diğer çocukları sürekli orada görüyorum. | Open Subtitles | أرى الأطفال الآخرين يلعبون هناك طوال الوقت |
sürekli orada olmamalilar. | Open Subtitles | لا ينبغي أن يكونوا هناك طوال الوقت. |
Ama sürekli orada ve Stan şimdiden bir şeylerden şüphelenmeye başladı bile. | Open Subtitles | ولكنها هناك طوال الوقت |
Tüm gün orada bekleyip... gece çökünce dışarı süzülüp, kadınları öldürüyor. | Open Subtitles | وهو يبقى هناك طوال الوقت وعندما يحل الليل يتسلل لقتل الفتيات |
Başından beri orada olan dostları Tıpkı | Open Subtitles | الأصدقاء الذين كانوا هناك طوال الوقت ، مثل |
Başından beri orada olan dostları Bu doğru | Open Subtitles | الأصدقاء الذين كانوا هناك طوال الوقت ، هذا صحيح |
Tanrım... Eskiden hep oraya giderdik! | Open Subtitles | ياإلهى, لقد اعتدنا الذهاب إلى هناك طوال الوقت |
sürekli oraya giden bir adam var: Charlie, uyuşturucu satıcısı. | Open Subtitles | : هناك شخصاً يذهب إلى هناك طوال الوقت تشارلى" تاجر المخدرات" |