Mutlak bir karanlık ve insanı ezip pelteye çevirecek bir yüksek basınç var. | Open Subtitles | هناك ظلام دامس، ضغط يمكنه سحق إنسان حتّى اللّب. |
İçinde bir karanlık büyüyor. | Open Subtitles | هناك ظلام ينمو بداخله، وبمجرد أن يصل لقلبه.. |
Bütün o dindarlık ve dürüstlük numarasının altında gerçek bir karanlık yatıyor. | Open Subtitles | خلف كل ذلك التظاهر ... بالتدين والأخلاص هناك ظلام حقيقي |
Senin içinde karanlık var çocuğum, yüzyıllar boyunca şeker yapmaya yetecek kadar; | Open Subtitles | هناك ظلام بداخلك بنيتي كاف لصنع الحلوى لقرون |
Bu milletin kalbinde karanlık var. | Open Subtitles | هناك ظلام في منتصف هذه الأمة |
Ve karanlıktı. Yardım isteyenle ilgili fikrin yok mu? | Open Subtitles | وكان هناك ظلام ليس لديكِ أدني فكرة عمّن طلب المساعدة ؟ |
Etrafımızda bir karanlık hissettiğinizi söylediniz. | Open Subtitles | .افزعك .انتي قلتي هناك ظلام يحيط بنا |
Hepimizin içinde bir karanlık vardır. | Open Subtitles | هناك ظلام بداخلنا جميعا |
Üzerine bir karanlık çöktü. | Open Subtitles | هناك ظلام دامس يعمُّها |
Altında gizli bir karanlık var. | Open Subtitles | هناك ظلام يختبئ تحتها |
bir karanlık çöküyor John. İnsanlar olacakları sezebiliyor. | Open Subtitles | هناك ظلام قادم يا (جون) يستطيع الناس الشعور بما هو قادم. |
Ancak Nate Byars'ın içinde bir karanlık pusuya yatmış. | Open Subtitles | (لكن داخل (نيت بايرس هناك ظلام يكمن وينتظر |
İçimde bir karanlık yatıyor. | Open Subtitles | هناك ظلام داخلي |
Orada bir karanlık var.. | Open Subtitles | هناك ... . ظلام هناك |
Bu numaraların etrafında karanlık var... büyük bir trajedi | Open Subtitles | هناك ظلام حول ... هذهالأرقام |
Başlangıç, karanlıktı. | Open Subtitles | في البداية كان هناك ظلام وبعد ذلك إنفجار |
Karanlığa doğru yolculuk ediyorduk ve bu benim için iyice zifiri karanlıktı. | Open Subtitles | لقد كنا نسافر في الظلام وكان هناك ظلام حالك بالنسبة ليّ. |
karanlıktı, göremedim. | Open Subtitles | كان هناك ظلام لم تكن الرؤية واضحة |