"هناك هذا الرجل" - Traduction Arabe en Turc

    • bir adam var
        
    • bir adam vardı
        
    • diye biri var
        
    • tuhaf bir adam
        
    Emlak zengini bir adam var. Güney Deniz'inden bir ada almış. Şöyle bir şey olabilir mesela. Open Subtitles هناك هذا الرجل, تاجر العقارات الذي أشترى جزيرة البحر الجنوبي
    Çünkü benimle evlenmek isteyen bir adam var, ve sizin, ikisini bir arada yürütmeye uğraştığınızı biliyorum, ama Meredith'in babasıyla ayrıldınız ve... Open Subtitles , لأن هناك هذا الرجل الذي طلب مني الزواج , و أعرف أنكِ حاولتِ الحصول على كلا الأمرين . .
    Hem, görüştüğüm bir adam var... Open Subtitles إضافةً إلى، هناك هذا... الرجل بإِنَّني أَرى.
    1945 yılında, Vannevar Bush adında bir adam vardı. TED في عام 1945، كان هناك هذا الرجل ، فانيفار بوش.
    bir adam vardı, ve, onunla bebeğim olduktan sonra tanıştım. Open Subtitles كان هناك هذا الرجل. التقيت به بعد وضعت طفلتي.
    Gerard Cuvee diye biri var. Open Subtitles حسنا، هناك هذا الرجل مسمّى جيرارد كوفي
    Kendi kendine mırıldanan tuhaf bir adam vardı ve biri onu rahatsız ediyor gibi havayı dövüyordu. Open Subtitles كان هناك هذا الرجل الغريب، يتمتم لنفسه و يحرك الهواء كأن هناك شخص ما يزعجه
    Takip ettiğim çok hoş bir adam var. Open Subtitles هناك هذا الرجل الوسيم الذي كنت اراقبه
    Bir de iş yerinde bir adam var. Open Subtitles وبعد ذلك، هناك هذا الرجل في العمل
    Üzgünüm ama bakın, Angus adlı bir adam var! Open Subtitles أنا آسف، ولكن انظر، هناك هذا الرجل يدعى انجوس!
    Pekala, korkunç bir adam var. Open Subtitles حسناً، هناك هذا الرجل المخيف، (غارسيا فلين)،
    Pekâlâ. Şimdi bir adam var... Open Subtitles حسناً، هناك هذا الرجل الذي...
    İşte bir adam var. Open Subtitles - حسناً ، هناك هذا الرجل في العمل .
    Marihuna. Üniversitede bir adam vardı, benim kaldığım yurtta kalıyordu. Open Subtitles ماريوانا كان هناك هذا الرجل يعيش في السكن الجامعي
    Adını daha önce hiç duymadığım bir adam vardı ismi Ady Gil. Open Subtitles هناك هذا الرجل واحد وأود أن لم يسمع بها من قبل، اسمه ادي جيل.
    Tezgahın arkasında duran Hintli bir adam vardı. Open Subtitles كان هناك هذا الرجل الهندي الذي يعمل خلف العداد
    Jesse diye biri var. O yaptı. Open Subtitles هناك هذا الرجل جيسي , لقد فعل هذا
    Kötü bir şey değil, sadece tuhaf bir adam Celia'nın antika yüzüğünü almak istedi ve yüzük için ona 20,000 sterlin teklif etti. Open Subtitles إنها ليست فظيعة, بل فقط... هناك هذا الرجل المخيف الذي حاول شراء خاتمٍ عتيق مِن (سيليا)،

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus