"هنالك سوء" - Traduction Arabe en Turc

• bir yanlış

Striptizcilerin erkeklerden nefret ettiği konusunda yaygın bir yanlış anlama vardır.
الآن، هنالك سوء فهم شائع من أن راقصات التعري يكرهون الرجال

Büyük bir yanlış anlaşılma olduğunu düşündüğümü söyleyerek sözlerime başlamak istiyorum.
أريد البدء بالقول أعتقد بأن كان هنالك سوء تفاهم كبير هنا

Galiba bir yanlış anlama var. Bu yatılı iş değil.
هنالك سوء فهم هنا,هذا العمل لا يشمل المبيت.

bir yanlış anlama olduysa bunu düzeltirim. Ne istiyorsan bulabilirim.
و إذا كان هنالك سوء فهم سوف أصلح الأمور أستطيع الحصول على ما تريده

Yanlış anlaşılacağınıza dair bir yanlış anlaşılma var.
كنا هنالك سوء تفاهم ربما كان ذلك إساءة تفسير.

Sonrasında yaşanan küçük bir yanlış anlaşılma hariç.
ولكن هنالك سوء تفاهم بسيط حصل بعد تلك المداعبة

Bence bir yanlış anlaşılma var. Biz iyi taraftayız. Bizi buraya Başkan çağırdı.
أعتقد أن هنالك سوء تفاهم، نحن الأخيار، الرئيسة دعتنا لهنا.

Hector, Enid sana bir prosciutto ve mozzarella sandviçi yaptı, ama bir yanlış anlama sonucu gitti.
لكن أنا... كان هنالك سوء فهم والآن قد زال

Aramızda bir yanlış anlaşılma kalsın istemiyorum.
لا اريد أن يكون هنالك سوء تفاهم بيننا

Sanırım bir yanlış anlaşılma oldu. Öyle düşünmeyin.
أعتقد أن هنالك سوء فهم، ليس الأمر هكذا

Evet, adliyeyle aramızda bir yanlış anlaşılma olmuş.
أجل، طالما أن هنالك سوء فهم من المحكمة.

- Hayır Rebecca, mutlaka.... ...bir yanlış anlama olmalı.
لا يا (ريبيكا) لا بدّ و أنّ هنالك سوء تفاهم

bir yanlış anlaşılma söz konusu olmalı.
يبدو أن هنالك سوء تفاهم.

Onlar seni tanımıyor, onlarla önce benim konuşmam lazım yoksa Cuma ile ilgili bir yanlış anlaşılma olabilir.
إنهم لا يعرفوك, أحتاج أن أتحدث معهم أولاً عدا ذلك, سيكون هنالك سوء تفاهم أيضاً بخصوص (فرايداي)

bir yanlış anlama oldu.
لقد كان هنالك سوء تفاهم

bir yanlış anlaşılma olmalı.
لا بدّ أنّ هنالك سوء فهم

Kesin bir yanlış anlaşılma olmalı.
أعتقد بأن هنالك سوء فهم هنا

Evet. bir yanlış anlaşılma olmuş sadece.
أجل, كان هنالك سوء فهم

Ortada büyük bir yanlış anlaşılma var.
أعتقد بأنه هنالك سوء فهم كبير