Aşağı tarafta bir resmi var. Kendini kolundan vurmuş. | Open Subtitles | هنالك صورة للغبي في الأسفل أصاب نفسه بسهم في ذؤاعه |
-Neden arabada patron Hogg'un resmi var? | Open Subtitles | -نعم اعلم -لماذا هنالك صورة لهوق على سيارتِكَ ؟ |
Bu arada, arabanda neden Boss Hogg'un resmi var? | Open Subtitles | -نعم اعلم -لماذا هنالك صورة لهوق على سيارتِكَ ؟ |
Dur, sana bir şey göstereceğim. Sana belki ilginç gelebilecek bir resim var. | Open Subtitles | أنتظري، سأريك شيئًا ما، هنالك صورة أعتقد بأنها مثيرة للإهتمام |
Toplu bir resim var mıdır? | Open Subtitles | هل كانت هنالك صورة جماعية؟ |
Takım elbiseli bir adam fotoğrafı var ve... | Open Subtitles | هنالك صورة لرجل يلبس الزي و .. |
Bir adamın fotoğrafı var. | Open Subtitles | هنالك صورة لرجل |
- Balli Çörek'in resmi var midir? | Open Subtitles | اتساءل إذا كان هنالك صورة لهوني بون |
Bir de neden orada bir kol resmi var, anasını satayım? | Open Subtitles | و... لمَ هنالك صورة لذراع لعينة في الأعلى؟ |
Etiketinde maymun resmi var. | Open Subtitles | هنالك صورة قرد على طابع المنتج |
Bir resmi var. | Open Subtitles | هنالك صورة |
Sanki büyük bir resim var baba ama ben sadece köşelerini karalıyor gibiyim. | Open Subtitles | كما لو كانت هنالك صورة يا ابي{\pos(190,230)} وأنا أشطب حافاتها |
Bir resim var mıydı? | Open Subtitles | هل هنالك صورة فعلاً ؟ |
Finn'in apartmanından ayrılırken çekilmiş bir fotoğrafı var. | Open Subtitles | هنالك صورة لـ(فين) وهو يغادر شقتكِ |