Bunu yapmanın tek yolu da beni buradan canlı çıkartmak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة لفعل هذا هو أن تخرجيني من هنا حيًا. |
Ben olmadan buradan canlı çıkma ihtimalin var mı sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن أن أي منكم لديه فرصة في الخروج من هنا حيًا من دوني؟ |
Ama eğer bir şeyler yapmazsak kimse buradan canlı çıkamayacak. | Open Subtitles | ولكن إن لم نفعل شيئًا، لن يخرج أحد منا من هنا حيًا |
Tabii buradan sağ çıkabilirsem. | Open Subtitles | إذا خرجت من هنا حيًا |
Tabii buradan sağ çıkabilirsem. | Open Subtitles | إذا خرجت من هنا حيًا |
Üzgünüm, dostum. Zaten buradan canlı olarak çıkma şansın yoktu. | Open Subtitles | مهما حدث، فلم تكن لتخرج من هنا حيًا |
buradan canlı çıkmama asla izin vermezler, Janet. Ulrich'le git. | Open Subtitles | لن يدعوني اخرج من هنا حيًا يا (جانيت) ارحلي مع (ألريك).. |