Yakında sana da buradan bir yer alacağım Bay McLeod. Güzel mezarlıktır. | Open Subtitles | ساشترى قبرا هنا فى القريب العاجل , مستر ماكلويد انها مقبره ظريفه |
Biraz dinlenin ve brifing için saat 7'de komuta kadamesine gelin. | Open Subtitles | اذهبوا لتستريحوا الان و كونوا هنا فى الساعه السابعه لتلقى التعليمات |
Kaçmamız gerekirse Arthur ve Lorna hızlı arabaları Buraya park etmiş olacaklar. | Open Subtitles | أرثر و لورنا يقفون بعرباتهم السريعة هنا فى حالة الاحتياج للهروب السريع |
Buralarda bir yerde olmalı. | Open Subtitles | لابد وانها هنا فى مكان ما لو استطعنا ان ننخل هذا الرمل |
Fakat Paradise'daki soyguncular, atik hırsızlar değirmenciler, su kenarındaki balıkçılar Fahişeler ve travestiler. | Open Subtitles | المتسولين، اللصوص هنا فى الفردوس النمور العمياء على الميناء السماكين والمنشقين هو وهى |
Asıl sorunum, donuk, aptal kısmıyla. Zeyna, ben buradaki köy yaşamına uygun değilim. | Open Subtitles | انا اتكلم عن الغباء والحماقه زينا لم اولد لابقى هنا فى حياه القريه |
- Burada bir yerde olmalılar. - Yeni bir kitap mı yazıyorsunuz? | Open Subtitles | هم يجب أن يكونوا هنا فى مكان ما أتعمل على كتاب جديد؟ |
Ama Leung bana onun iş için burada Hong Kong'ta bulunduğunu söyledi. | Open Subtitles | ولكن لونج اخبرنى انه موجود هنا فى هونج كونج للقيام ببعض الاعمال |
Bu metinleri, tam burada, Washington'da Japon Büyükelçiliği'nden daha hızlı olarak deşifre etmekteyiz. | Open Subtitles | نترجم هذه المادة أسرع من السفارة اليابانية . هنا فى واشنطن |
DEMİRYOLU İSTASYONU KANSAS CITY, KANSAS ARAZİSİ Bir çek daha. Bir saat içinde burada işimiz biter. | Open Subtitles | شيك آخر ونستطيع أن ندخل ونخرج من هنا فى غضون ساعة. |
Bana Lisa Oberman'ın da aynı dönemde burada olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لقد قالت أن ليزا أوبرمان كانت هنا فى نفس التوقيت |
Efendim, saygısızlık etmek istemem ama bence burada, W. Boyle'da çalışan personelin... | Open Subtitles | سيدى,بكل الأحترام أنا أظن ستجد هنا كل الأشياء هنا فى دبليو بويل |
Sanki Afrika'da hiç et yokmuş gibi bütün bunları getirdik. | Open Subtitles | جئت بهذا لأنه لا يوجد هنا فى أفريقيا شرائح اللحم |
Dilenciler, hırsızlar bu cennette su kenarındaki kör kaplanlar balıkçılar ve de düşünürler. | Open Subtitles | المتسولين، اللصوص هنا فى الفردوس النمور العمياء على الميناء السماكين والمنشقين هو وهى |
Komisyon üyesi vekili olarak JFK de yeni bir pozisyon oluşturuyorum. | Open Subtitles | كمفوض بالوكالة قمت بعمل منصب جديد هنا فى مطار جون كندى |
Buraya ilk geldiğinde, o piçe nasıl hayran olduğunu söylediğini hatırlıyorum. | Open Subtitles | أنا أتذكر عندما أتيت هنا فى البدايه كنت معجبا بذلك الوغد |
Gövde kısmımızdan haber var efendim. 51 dakika içinde Buraya varacakmış. | Open Subtitles | رسالة من وحدة الصحن سيدى ستصل هنا فى غضون 51 دقيقة |
Buralarda bir yerlerde birkaç pipom olacak. Onları alayım. | Open Subtitles | إن لدى زوجين من البايب هنا فى مكان ما من الأفضل أن آخذهم معى |
Buralarda bir yerdeler. Kemiklerimde hissediyorum onları. | Open Subtitles | انهم هنا فى مكان ما يمكننى ان اشعر بهم فى عظامى |
Vietnam'daki çatışmaları nasıl bir fincan kahve ile kıyaslarsın? | Open Subtitles | كيف جائتك الوقاحة فى ان تقارن بين الصراع هنا فى فيتنام وبين كوب قهوة الكابتشينو؟ |
Bildiğiniz gibi Bodnar'ın parasını buradaki Osterhagen Bankası'ndaki kiralık kasaya kadar takip ettim. | Open Subtitles | كما تعلمين,لقد تعقبت أموال بودنار الى صندوق ودائع آمن هنا فى بنك أوسترهاجن |
Burada, bir şatoda dul bir adam ve küçük kızı Külkedisi yaşarmış. | Open Subtitles | هنا فى قصر مهيب عاش نبيل أرمل مع إبنته الصغيره، سيندريلا |