Ancak biz şunu anlamıyoruz: Biz burada Los Angeles'dayız. | TED | ولكن ما لا نستوعبه هو .. ما يحدث هنا في لوس أنجلوس |
Bu proje Birleşik Devletler'de, burada Los Angeles'da, San Francisco sahil kesiminde vergi indirimine tabi oldu. | TED | هنا في لوس أنجلوس، في منطقة الخليج في سان فرانسيسكو صارت معفاة من الضرائب في الولايات المتحدة. |
McClane'nin adı, sicil numarası, tüm iş kayıtları, çok önemli istatistikleri, ve ailesinin ev adresi tam burada, Los Angeles'ta. | Open Subtitles | الاسم ماكلين رقم شارته وسجل التوظيفِ, إحصائيات حياته وعنوان بيتِ عائلتِه هنا في لوس انجلوس |
Kardeşinle burada mı kalmak istiyorsun? | Open Subtitles | رايموند،أتريد أن تبقى مع أخوك هنا في لوس أنجلس أجل |
Bundan sonra Whistler'ın Annesi ait olduğu yer olan Los Angeles'ta yaşayacak. | Open Subtitles | من الآن وصاعداً أم ويستلر تبقى هنا في لوس انجلوس حيث تنتمي |
Los Angeles'ta oluşan, düşük seviyeli sızıntıları soruşturmak üzere bir göreve atanmıştık. | Open Subtitles | كلفنا بتحقيق سلسلة من تسربات على مستوى منخفض هنا في لوس أنجليس |
Ben, biliyormusun, burada Los Angeles'ta birsürü üniversite var. | Open Subtitles | بن، تَعْرفُ، هناك الكثير مِنْ الكُليّاتِ هنا في لوس أنجلوس. |
Dört kızkardeşi var. Ailesi boşanmış. Babası burada L.A. de yaşıyor. | Open Subtitles | أربعه شقيقات الابوين مطلقين والدها هنا في لوس انجلوس |
Geçici gideceksin, ama hala burada birkaç hafta daha L.A.P.D.'de olacaksın. | Open Subtitles | ستعارين لهم.. لعدة اسابيع فقط هنا في لوس انجليس وستظلين تابعة لشرطة لوس انجليس |
burada, kardeşimin yanında da kurtarabiliriz. | Open Subtitles | نستطيع إنقاذ الناس هنا في لوس أنجلوس جانب أخي |
Koruyucuya ihtiyaç duyan yaklaşık 30,000 çocuk var burada. | Open Subtitles | هنالك 30,000 طفل في دور الرعاية هنا في لوس انجلس |
Beyler, burada hâlâ bir davamız var. | Open Subtitles | أيها السادة، لازال لدينا قضية هنا في لوس أنجلوس. |
Ben de o uzmanlığı burada, Los Angeles'taki, büyük bir davada kullanıyorum. | Open Subtitles | و أنا في الحقيقه استخدم ذلك الاتقان ذاته حالياً على قضيه مهمه هنا في لوس انجلوس |
Sen burada LA'desin, Kensi Afganistan'da kimsenin kimseyi tanımadığı bir yerde kim bilir ne iş yapıyor. | Open Subtitles | أنت هنا في لوس أنجلوس, وكينسي بعيدة كل البعد في أفغانستان تفعل مالا نعلمه مع من لا نعرفه |
Beyler, burada hâlâ bir davamız var. | Open Subtitles | أيها السادة، لازال لدينا قضية هنا في لوس أنجلوس. |
Hey, senin parana ihtiyacım yok. burada L.A.'de bazı işlerim var. | Open Subtitles | مهلا , لست بحاجة الى مالك لقد حصلت على عمل هنا في لوس انجلوس |
Ama şimdi gördüğünüz gibi, yeniden başladı burada Los Angeles'ta. | Open Subtitles | ولكن الآن ، كما ترى، يفعل ذلك مرة أخرى ... ... هنا في لوس انجليس. |
burada, Los Angeles'ta başınıza bir şey gelecek olursa kellem gider. | Open Subtitles | " لو حدث لك شيء هنا في " لوس أنجليس سوف تكون رقبتي على المحك |
ve bu sorunu Henry Waxman'a ilettim, kendisi Los Angeles'ın kongre üyesi. Bu iş için onun savunmasına ihtiyacım var. | TED | ورفعت هذه القضية لهنري واكسمان، عضو الكونجرس لمنطقتي هنا في لوس أنجلوس، لكي يبدأ بإتخاذ الإجراءات مع تأييده لقضيتي. |