Selâm, affedersiniz çocuklar. Oğlumu almaya geldim, Chris Griffin. | Open Subtitles | مرحباً، اعذروني يا رجال أنا هنا لأخذ ابني كريس جريفين |
- Ben'den dosya almaya geldim bir kere. - Kesin öyledir. | Open Subtitles | "أنا هنا لأخذ ملف من "بين - بالطبع أنتَ كذلك - |
Suç laboraturarındakiler için bazı örnekler almaya geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لأخذ بعض تصاريح الدخول للشباب في المختبر الجنائي. |
Sorun istemiyoruz. Arkadaşımızı almaya geldik sadece. | Open Subtitles | نحن لا نريد إثارة أي مشاكل نحن هنا لأخذ صديقنا |
Güçlerimi almaya geldiniz. - Morgan, dur! | Open Subtitles | , أُنتما هنا لأخذ قوايا (مورجن), لا |
Sydney"i almaya gelmiştim. | Open Subtitles | انا هنا لأخذ سيدنى |
Maskeyi almaya gelmişler. | Open Subtitles | إنهم هنا لأخذ القناع |
Şimdi buraya kana kan almak için geldik. | Open Subtitles | الآن نحن هنا لأخذ الدمّ بالدمّ |
Çocuğunu ve karısını New York'a götürmek için buraya geldim. | Open Subtitles | جئت الى هنا لأخذ طفلته وأمها إلى، "نيويورك". |
Geldim. Ben David Wozniak. Formalarımı almaya geldim. | Open Subtitles | انا هنا , انا ديفيد اوزنياك انا هنا لأخذ قمصاني |
Babam için kar kürüme makinesinin anahtarlarını almaya geldim. | Open Subtitles | آتيت هنا لأخذ مفاتيح آلة جرافة الثلج لوالدي |
Eserimi almaya geldim. Burada bırakılmayacak kadar önemli. | Open Subtitles | أنا هنا لأخذ ما صنعت، إنه هام جداً ليرحل من هُنا |
Buraya yeni gelenin dosyasını almaya geldim. | Open Subtitles | أتيت إلى هنا لأخذ ملف الوافد الجديد |
Buraya CD çalarımı almaya geldim. | Open Subtitles | هنا لأخذ مشغل الأقراص الخاص بي |
- Merhaba. Jasira'yı almaya geldim. - Jasira sizinle eve gitmek istemiyor. | Open Subtitles | .مرحباً. أنا هنا لأخذ جسيرا للمنزل - .جسيرا لا تريد العودة للمنزل معك - |
Çocukların odası ve banyo fayansları için ölçü almaya geldik. | Open Subtitles | نحن هنا لأخذ بعض المقاسات لأسرّة الأطفال وبِلاط الحمّام |
Biz de, Barney'nin arabasının arkasında uyuyabilmek için birkaç yastık ve battaniye almaya geldik. | Open Subtitles | لذا، نحن فقط هنا لأخذ بعض البطانيات و المخدات لنتمكن من النوم في في خلف سيارة (بارني) رباعية الدفع. |
Bir arkadaşımızı almaya geldik. | Open Subtitles | نحن هنا لأخذ صديق |
Oğlunuzu mu almaya geldiniz? | Open Subtitles | - هنا لأخذ ابنك - نعم فعلا. |
Merhaba Bayan Janetti. Stewie'i almaya gelmiştim. Tabiki Brian. | Open Subtitles | (مرحباً ، السيدة (جانيتي (أنا هنا لأخذ (ستيوي |
Cooper'ın cesedini almaya gelmişler. | Open Subtitles | -إنّهم هنا لأخذ بقايا (كوبر ). |
Evet, Bay Whitman'ın arabasını almak için geldik. | Open Subtitles | أجل، نحن هنا لأخذ سيارة السيد (ويتمان) |
Peter, bu çok saçma. Chris'i eve götürmek için buraya gelmiştik. | Open Subtitles | (بيتر) ، هذا سخيف أتينا هنا لأخذ (كريس) للمنزل |
Doğrusu sadece resim çekmek için buradayım. | Open Subtitles | في الحقيقة إنا هنا لأخذ بضعة صور |