benim için burada olduğunu biliyorum, tamam mı? | Open Subtitles | أنا أعلم أنك هنا من أجلي, وأنا مستعد لذلك؟ |
Bak eğer paraya falan ihtiyacın olursa benim için burada hesapları tutabilirsin. | Open Subtitles | أنظري، إذا احتجت إلى المزيد من المال يمكنك دائماً ترتيب الحجوزات هنا من أجلي |
Bu yüzden sizin de her gün benim için burada olmanızı bekliyorum. | Open Subtitles | و أتوقع أن تكونوا هنا من أجلي. |
Kendim için gelmedim, başka bir kızın daha öleceğini söylemeye geldim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجلي أنا هنا لأخبرك فقط بإن هنالك فتاة آخرى سوف تموت فإذا كان لديك أي شيء |
Buraya kendim için gelmedim. | Open Subtitles | لست هنا من أجلي |
Buraya kendi keyfime gelmedim. Onun için geldim. | Open Subtitles | لم أتِ إلى هنا من أجلي لقد أتيت من أجلها |
Ve sen de bana, sana gelebilecekmişim gibi hissettirdin ama sen, benim yanımda değildin. | Open Subtitles | و أنتِ جعلتيني أشعر .. بأني لن أستطيع أن أتجه إليكِ لكنكِ لم تكوني هنا من أجلي |
Buraya sadece benim için gelmedin. | Open Subtitles | أنت لم تأتِ إلى هنا من أجلي فحسب؟ |
Sadece benim için orada olmadığını düşündüğümde canım yandı. | Open Subtitles | أنها فقط.. ؟ عندما شـُـعرت بأنك لست هنا من أجلي, تاثرت جداً |
Demek istediğim,bütün bu insanlar benim için burada. | Open Subtitles | أعني, كل هؤلاء الناس هنا من أجلي |
Her zaman benim için burada olacak deli bir kardeş. | Open Subtitles | شقيقة مزعجة ستكون . دائماً هنا من أجلي |
Bu, benim için burada olmadığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | هذا لا يعني بأنّهم موجودن هنا من أجلي |
Özel felan değilsiniz. Onlar benim için burada. | Open Subtitles | حسناً، أنت لست بـمميز أنهم هنا من أجلي |
O benim için burada. | Open Subtitles | إنه هنا من أجلي |
O benim için burada. | Open Subtitles | إنه هنا من أجلي |
Sadece benim için burada. | Open Subtitles | لقد أتى إلى هنا من أجلي فحسب |
Sırf benim için gelmedim? | Open Subtitles | أنت لم تأتِ إلى هنا من أجلي فحسب؟ |
Buraya kendim için gelmedim. | Open Subtitles | لستُ هنا من أجلي |
Onun için buraya gelmedim, kendim için geldim. | Open Subtitles | أنا لست هنا من أجله , أنا هنا من أجلي |
- Thayer her zaman benim yanımda. | Open Subtitles | ثاير" كان دائماً هنا من أجلي , و أنا أثق به" |
- Buraya benim için gelmedin. | Open Subtitles | - أنت لم تأتي هنا من أجلي |
Çünkü senin benim için orada olmanı istedim. | Open Subtitles | لأنني أردتك أن تكون هنا من أجلي |